Dünya kurulduğundan beri yüzlerce milyar insan yaşamıştır sanırım. Bu kadar çok sayıda ve bu kadar uzun sürede kimlerin varlığı hatırlanıyor, biliniyor?
Kimler milyarlarca kalabalığın arasından daha net şekilde seçilebiliyor?
Aklıma gelir zaman zaman bu sorular. Döner bakarım tarihin önüme dökülen yapraklarına bir bir. Büyük bir karınca topluluğunun uzun bir konvoyla toprak altındaki derin ve ince yola girişini hatırlarım.
İnsanlık da böyle değil mi?
Zaman tünelinde, sonu sonsuz aleme açılan bir yolda, karıncalar gibi bir şeyleri sırtlanmışlar götürüyorlar.
Kimisi sevapları, kimisi günahları, kimisi derin ve sağlam umutları, kimisi de başkalarının hayatlarını. Karıncalar gibi gidiyorlar.
İçlerinden yüreklere değen, insanlık değerlerini ve güzellikleri sırtlamış olanlar kimlerdir dersiniz?
Kim bunlar sorusunun çok net cevabı var zihnimde. İz bırakanlar.
Evet, şifre niteleme bu olsa gerek. İz bırakmak. İçinde bulunduğun yığınlardan
müspet yönde farklılaşmak.
Ünlü bir yatırımcı mealen şöyle demiş:
‘’ Ben sene sonu karlılık performanslarına bakarak şirketlere kıymet verip yatırım yapmam. Onları bir kale gibi koruyacak, etraflarına ne kadar derin ve sağlam hendekler kazdıklarına bakarım.’’
Bu bakış açısı beni çok etkilemiştir hep. Hayat da böyle değil midir?
Kısa vadeli elde edilmiş gibi gözüken başarılar, menfaatler bizi aldatabilir. Başarıları veya verilen değerleri kalıcı kılacak olan şey, onları düşmanların hücumundan koruyacak geniş ve büyük bir koruyucu hendekler inşa etmek. Kazandığımız güzel olan ne varsa, onun kalıcı olması bu hendeklerin doğru şekilde kazılmasına bağlı.
Sözünü ettiğim ünlü yatırımcının bana ilham kaynağı olan modelinde, hayatımızda bizi farklı kılacak, sağlam yıkılmaz bir kale olacak hendeğimiz ne olabilir diye düşündüm.
Sonra tarihte iz bırakan insanların ortak yönlerine baktım. Ve yine buldum.
Bizi farklı kılacak, geleceğe iz bırakacak olan en önemli özellik marka değerimiz olacak. Tarihi etkilemiş, yön vermiş, insanlık için çalışmış ve hayırla yadedilen tüm kişilerin hepsi birer MARKA şahsiyet.
Bu konuda çok şey söylenebilir ama, ben kestirmeden ifade edeyim. İz bırakan her şahsiyet aynı zamanda MARKA İNSAN’dır.
Çevremizde marka değeri olan bir kişi olmak ne kadar güzel olur. Bizi diğerlerinden farklı kılan ve güzel özelliklerimizle ismimizin birlikte anılması. Marka Değerimiz.
Nezakette marka mesela. Etrafına karşı kırıcı olmayan, tebessümle karşılık veren bir güzel insan.
Disiplinde marka mesela. Zamanı, imkanı ve görevi yerliyerinde , israf etmeden ve büyük bir dikkatle değerlendirebilen insan.
Düşünmekte, akletmekte marka insan mesela. Biliyor musunuz, hergün vücudumuzda onlarca kanser vakası oluşuyor. Hepsi daha oluşum aşamasındayken vücudumuzdaki doktorlar tarafından ortadan kaldırılıyor. Bunlardan bir tanesi dışarıya yansıdığı zaman, dışarıda doktor doktor dolaşıp çareler arıyoruz. Ama içimizdeki doktorlardan haberdar bile değiliz. Onların önlediği bin tane vakayı düşünmeyiz, ellerinden kaçan bir tanesi için hayatımız altüst olur. İnsanın mükemmel yaratılışının, tek ve en büyük olan bir yaratıcıyı bize tanıttığını akleden, anlatan güzel insan.
İyilik etmede marka insan mesela. Başkaları için kötülük düşünmemenin en büyük iyilik haline geldiği şu zamanda, düşeni kaldıran, yüreğindeki merhameti bölüşen bir güzel insan.
Doğrulukta marka insan mesela. Konuştuğunda doğru sözlü olan, sözcükleri karşısındakini kırmayan, herkesin güvenilir insan deyince parmakla gösterdikleri güzel insan.
Ona bakınca, başkalarının duayı,ibadeti, güzel sözleri daha çok sevdiği insan.
Evet, tüm bu hususları hayata bakış ve davranış biçimi haline getirmiş biri, etrafında ‘’Marka İnsan’’ haline gelir.
Onu değerli kılan inanç, ahlak, disiplin, nezaket ve ibadet gibi özelliklerini, onlara zarar verebilecek etkenlerin atlayıp ulaşamayacakları büyüklükte hendekler kazarak kalıcı yapar, kendi markasını inşa eder.
Toplumun her alanında Marka İnsanların sayısı çoğaldıkça, marka iletişimler de artacak. Bilim ve sanatta geçmişimizin kadim mirasını sırtlayıp ‘’ BİZ ‘’ olacağız. Buna inanın. Bunu marka insanlarımız başaracak.
‘’ Güzel ve Marka İnsan ‘’ olarak anılmak ne büyük mutluluk, ne büyük kıymet.
Sağlık ve afiyet dilerim.