Bir Ramazan Ayını Daha Yaşıyoruz

Bir Ramazan ayını daha yaşıyoruz. Manevi iklimin doruk noktaya çıktığı, ibadet ve yardımların artırıldığı mübarek ay.

Merak ederdim hep Ramazan ne demek diye. Arap dilinde  ‘’ kuru sıcak ‘’  anlamında  ‘’Ramad’’  kökünden türemiş.

Araplar, oruç tuttukları Ramazan ayı, yazın en sıcak günlerine denk geldiği için bu ismi vermişler.

Hz. Ömer zamanında düzenlenen Hicri takvim ile birlikte, aylar, her sene 10 gün beriye gelerek mevsimsel açıdan yer değiştirmeye başlamış ve 32 senede bir aynı ay aynı güne denk gelmiş.

Yukarıda küçük teknik bilgiler vermiş oldum.

Gelelim işin esasına.

Kendime sorduğum yegane soru şudur: Neden oruç tutuyorum?

Bu sorunun ruhumu tatmin edecek cevabını bulursam, Orucun beni alıp götüreceği manevi atmosferi de yakalamış olacağım diye düşündüm hep. Şimdilik bulduğum yanıtı en sonda belirteceğim.

 

Ramazanda benim aç ve susuz kalmamın ne önemi olabilir?

Dünyanın diğer lezzetlerinden uzak kalmanın kime ne zararı veya yararı olabilir?

 

Buralardan başladım düşünmeye.

 

Yoksa, küçükken duyduğumuz o tatlı heyecanın etkisi, Ramazan eğlenceleri ve sofraları mı hala beni oruca teşvik eden?

 

Veya herkes yemek ve içmek işini bırakmışken, benim de onlara uyum sağlamam gerekliliği mi?

 

Hani derler ya, deli sorular hep kafamda diye.

Yok değil, bunlar gayet akıllı sorular.

 

Adem aleyhisselamdan beridir tutulan oruç ibadeti ile, Rabbimiz bizden ne istiyor olabilir?

Aç kalıp, aç kalanların halini anlamamızı mı?

Sabır etmeyi mi?

Disiplini mi?

Nefsimize gem vurmayı mı?

Bunların hepsi doğru ama bunlar orucun bizim için olan pozitif sonuçları.

 

Gerçek amaç ne?

Neden oruç tutuyoruz biz?

 

Yazımın sonunda bu soruya verdiğim cevabım şudur:

 

Biz geldiğimiz ruhlar aleminde yiyip, içmiyor, dünya keyfi tatmıyorduk.

Bu lezzetlerin içindeyken, geldiğimiz yeri hatırlayalım, kalıcı olanın dünya olmadığını bilelim.

Göçüp gittiğimizde oruçlu iken bize yasaklanan hiçbir şeye ihtiyacımız olmayacak.

Dünyada oruç tutarak fiziki bedenimizi zorlayıp, kendimizi alıkoyduğumuz her şey, belki de orada ihtiyaç gündemi bile olmayacak.

 

Oruç vasıtası ile yukarıdaki vasıfları haiz gerçek  ‘’ İNSAN ‘’  olduğumuz hatırlanmamız isteniyor.

Mevla, Hz. Peygamberimiz, Efendimiz  ( As )’ ın anladığı ve tuttuğu gibi oruçları nasip etsin bize.

İftar sofralarınız, akıl, fikir ve düşünce yemekleri ile dolsun. Gönlünüz ferah bulsun.

Ramazanınız mübarek olsun.

Exit mobile version