DÜĞMEYE BASILDI UYUYAN HÜCRELER UYANIYOR

Yavaş yavaş uyuyan hücreler uyanıyor. Muhalefet çıkıp bürokrasiyi ve memurları tehdit
ederek mahalle baskısı oluşturuyor.
Malum hain fetö ne demişti; “kılcal damarlarına kadar sızacağız” 50 yıldır sızan bir örgüt
hemen çözülür mü? Elbette çözülmesi uzun sürecektir…
Lâkin uyuyan hücreler uyanış gösterecek. Bir kısmı başladılar, dışarıdan talimat geldi ki dış
güçlerin elçilikleri iç işlerimize karışma cüretini gösterdiler…
Fakat devlet bunlara göz yumuyor sanmayın, bekliyor ki çözülsün dilleri.
“Devlet yarına bırakır fakat yanına bırakmaz” kim olursa olsun gereğini yapacaktır.
Türkiye kökleri sağlam bir devlet yapısına sahiptir. Bunu batılılar da çok iyi biliyor.
Ülkemizde bulunan muhtelif 10 ülkenin büyükelçisi Kavala’nın serbest bırakılması için
bildiri yayımlıyor, baylar siz kimin elçisisiniz?
Beslendiğiniz para baronu George Soros’a mı güveniyorsunuz? Eğer öyle ise yanlış
yoldasınız.
Açık toplum vakfı geçmişte iktidarı değiştirmek istediği ülkelerde yürüttüğü kargaşa
politikasını Türkiye’de de Gezi olayları ile denedi, ama başaramadı…
Pekâla kimindi bu Açık toplum vakfı?
Tabi George Soros’undu. Gezideki isyancılara da asıl kaynağı buradan aktardılar…
George Soros’un kim olduğunu bilmeyen yoktur.
Ma’lûm olunduğu üzere küresel para baronlarının tetikçisi… Arkasında Dünya’nın en
zengin aileleri var olduğunu unutmayın…
Kavala da emri ondan almıştı, fakat oyunları bozuldu. Yeni Türkiye’de çuvalladınız.
Hükmünüzün de yok olacağı o gün yakındır.
Sizlerin kime hizmet ettiğinizi artık herkes açıkça bilmekte… Yarın o beslendiğiniz Amerika
sizlerin de içinizi karıştıracaktır.
Tıpkı beslediği terör örgütlerini ortada bıraktığı gibi, sizlerde ortada dımdızlak
kalacaksınız…
Sizler derme çatma kurulan ve çöküşe terk edilen bir ülkeden halen emir mi alıyorsunuz?
Siz gezi olaylarının baş mimarlarına ajanlarına özgürlük istiyorsunuz!
Ülkeyi biraz daha iç karışıklığa kaos ortamına sürüklesin diye mi?
Kendi ülkeleriniz için aynı hadise cereyan etseydi aynı özgürlüğü Türk yargısına
söylediğinizi kendi ülkelerinizin yargıçlarına da bildiri yayımlayabilecek misiniz? Tabi ki de
hayır siz üç maymunu oynarsınız ancak.

Hemen bu bildirinin arkasından batı zihniyetli gazeteler ve odalardan laiklikle ilgili
uğultular yükseliyor…
Kimler ne için bastı düğmeye? Türkiye ne vakit bir hamle yapsa dâhilî ve harici şer güçler
boş durmuyor…
Dünya’yı kene gibi sömüren batılı zihniyete kim hizmet ederse etsin mücadele etmek
boynumuzun borcudur…
Haçla hilalin savaşında tarafımız bellidir. Bizler atalarımızın açtığı yolda hilalin sancağı
altındayız.
Sayın Cumhurbaşkanı Afrika ülkelerinden Togo, Angola, Nijerya vs. da bir takım temaslar
kurmak için gitti. Afrika kıtasını kimlerin sömürdüğü ma’lûm.
Biz ülke olarak ne vakit dışarda gezinelim batılılar top yekûn rahatsız oluyor.
Tıpkı 1990’lar da rahmetli Turgut Özal’dan rahatsız oldukları gibi… Akabinde merhum
Turgut Özal cinayete kurban gitmiş, ülkesi için şehadet şerbetini içmişti.
Adaleti tesis etmek ve o bölgelerdeki zulümlerin kalkması için bölge yöneticilerinin ve
halkın gözünü açmak destek olmak için gidiliyor…
Gezme sonrasında görüşmelerde ticari anlaşmalar yapılıyor. Fetöden arınsınlar diye
raporlar veriliyor, bu örgütün çok tehlikeli ve haçlı oyunu olduğu hatırlatılıyor.
Ortadoğu da söz sahibi olan ülkemiz diğer bölgelerde de artık varlığını ciddi manada
hissettirip güven tazeliyor.
Pkk’nın siyasi organı olan hdp’li zevatlar hafıza odası adı altında birlik fotoğrafı vererek
mesaj göndermelerini de unutmayın… Oyun büyük, tezgâhtarlar, piyonlar, perde arkasında
oyun kurucuların temsilcileri daha kimler var kimler…
Şu sözü unutmayın hizmet ettiğiniz batılı ülke Amerika derki; “Biz Amerika olarak neden
güçlüyüz biliyor musunuz? İçimizdeki vatan hainlerini yaşatmayız öldürürüz… Diğer
ülkelerdeki vatan hainlerini de kahramana dönüştürürüz”
Şimdi bu sözden ne anlarsınız tevile gerek var mı? Adamlar açıkça söylüyorlar.
Batının buradaki “Diğer ülkelerdeki vatan hainlerini de kahramana dönüştürürüz”
söyleminin açıklaması şu şekildedir;
Biz iktidarın karşısında olan içinizdeki muhalifleri ve hainlik eden kişileri kendi algı
operasyonlarımız ile sizlere kahraman olarak kabul ettiririz ve böylelikle sizler onların
aslında vatana, devlete, bayrağa ihanet ettiğinin farkına varamazsınız…
Bunların kuyruk acısı zamanında fetö örgütünü ve hdpkk’yı en kritik konumlara
yerleştirmiş ve istedikleri gibi at koşturuyorlardı. Bu hainler de istihbârâti bilgileri sızdırıyor
terörle mücadeleyi atalete uğratıyorlardı…
Ülkemizin kazanımlarını akîm bıraktırmak için tüm güçleriyle çalışmalarını projelerini
yürütmeye çalışıyorlar her türlü oyunu planlayıp sahaya sürüyorlar.

Hiç memnun olmayan bir kısım var batı hayranı bir zihniyet… Afrika da ve gidilen birçok
ülkede ne işimiz var diyorlar.
Kısaca bahsedeyim; aslında ben değil de mevzuyu dış basın çözmüş, sizde okuyun bari.
Alman RND haber sitesi derki “TÜRKİYE FETÖYÜ ZAYIFLATTI”; Afrika’nın Batı için mecburi
bir enerji ve hammadde tedarikçisi olduğunu Sayın Erdoğan’ın Afrika da izlediği dış
politikanın fetöyü bu kıtada ciddi manda zayıflattığını yazmış…
Fransız TV5, “TÜRKİYE KÜRESELLEŞİYOR; Türkiye dış politikasını küreselleştirmeye
çalışıyor.” demiş.
Fransız Le Figaro gazetesi; Afrika, Orta Doğu ve Orta Asya'da Türk etkisinin bir vektörü
haline geldiler. Erdoğan'ın ABD, Çin ve Rusya gibi kendisinden daha güçlü ülkelerle
çatışmaya girmeden akıllıca geliştirdiği etkidir. Ancak Fransa gibi daha az güçlü ülkelere
meydan okumaktan çekinmiyor. Erdoğan Fransa'ya karşı Haziran 2020'de Libya açıklarında
bilek güreşini kazandı.
Yine Le Figaro gazetesi Erdoğan uzun vadeli diplomasi inşa ediyor. Yeniden bir deniz gücü
oldu. Kendini Akdeniz ve Karadeniz ile sınırlamıyor diyor.
France24 AFRİKA’DA TÜRK CAZİBESİ; Angola ve Nijerya’nın yeraltı kaynaklarından
bahsedip Türkiye’nin asla sömürgeci geçmişi olmadığını ana mantığının kazan-kazan teklifi
yapığını yazdı.
Şimdi ya bu elin adamları bu işi bilmiyor ya da bizim memnuniyetsizler çok biliyorlar…
Hadi gelin ülkeyi bir yönetin dese seçmen ya yok biz öyle demedik biz yönetemeyiz
dışardan adam çağıralım derler…
Biraz basiret birazda feraset olması lazım insanda… Aklımızı başımıza alalım doğru yapılana
doğru, yanlışa da hep birlikte yanlış yapıldı arkadaş diyelim…
Batılı besleme, devşirmelere bu ülke feda edilemez…
Bizim iç muhalefette tuz kokmuş, ülke yararına ellerinde bir tane projeleri yok.
Proje sunacak veya bu projeyi yönetecek kadroları dahi yokken sonbahara dönen
muhalefet kendi bünyesinden dağılan gazel yapraklar ile mi yönetecek Büyük Türkiye’yi.
Siz bu yükün altında ezilirsiniz baylar gölge etmeyin başka ihsan istemeyiz… Vesselâm…

Exit mobile version