MUHTEŞEM OKALİPTUS AĞACI GELİŞTİRİLDİ!

Orman Genel Müdürlüğü tarafından “hızlı gelişen tür ağaçlandırmaları” araştırma çalışmaları neticesinde muhteşem başarı elde edildi. Üstün nitelikli Okaliptus geliştirildi.

HASTALIKTAN KURTULMAK AMACIYLA BATAKLIĞA DİKİLDİ

Tarsus şehir merkezinden geçen Berdan (Kydnos) ırmağının yatağının Bizans İmparatoru Justiniaus’un talimatıyla 6. yüzyılda değiştirilmesi sonucu Rhegma gölüne giden su azalınca bataklığa dönüşen gölde çoğalan sivrisinekler sıtma hastalığının en büyük kaynağı haline dönüşür.  19. yüzyılın başından itibaren bir çok vatandaşımızın ölümü ile sonuçlanan sıtma hastalığının aşırı artması sebebi ile bölgeden göçler başlar. 1883 yılında, sıtma yuvası olan bataklığı kurutmak ve tarım arazisi haline getirmek şartıyla Karabucak ve etrafındaki 8 bin 900 hektar arazinin 99 yıllık intifa hakkı 56 bin kuruş gibi sembolik bir bedelle İngiliz Dara Şirketi’ne verilir. İngilizlerin şirketi, başlangıç aşamasında bataklığın korkunç manzarası karşısında işi bırakır.

Türk ormancılarının başarılı Karabucak hikayesi 1939 yılında Orman Teşkilatı tarafından kurulan heyetin çalışmaları ile başlar. Tarsus Karabucak (Rhegma) bataklığının Okaliptus ile ağaçlandırılarak, ıslah edilebileceği yetişen ağaçlar ile de  ülkenin maden direği ihtiyacının önemli oranda karşılanabileceği kararına varılır. Bu karar üzerine anavatanı Avusturalya olan Okaliptus ağacı tohumları Cezayir’den getirilerek Tarsus ilçesinin Rhegma gölüne dikilir. Halk arasında sıtma ağacı olarak isimlendirilen, bulunduğu çevreye kolay uyum sağlayan Okaliptus fidanları zamanla bataklığı kurutarak sıtma hastalığını ortadan kaldırır.

ÜSTÜN NİTELİKLİ OKALİPTUS GELİŞTİRİLDİ

Orman oluşumu ile 908 hektar alanda verimli Karabucak Endüstriyel ormanına dönüştürülerek 10 yıllık periyotlar halinde maden ve orman ürünleri sanayisinin önemli ihtiyacını gideren Karabucak ormanında, 2013 yılında Orman Genel Müdürlüğü (OGM) tarafından başlatılan “Endüstriyel Ağaçlandırma Çalışmaları Eylem Planı” kapsamında Karabucak ormanında kurulan araştırma alanında akademik çalışmalara hız verilir. Türkiye’de arz açığı bulunan orman ürünleri ve özellikle odun hammaddesinin kısa sürede karşılanması amacıyla Doğu Akdeniz Ormancılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından “hızlı gelişen tür ağaçlandırmaları” araştırma çalışmaları neticesinde üstün nitelikli Okaliptus geliştirilerek muhteşem başarı elde edilir.

4 KAT FAZLA ÜRÜN VERİYOR, 10 YILDA 37 METREYE ULAŞIYOR

Çalışmayı yürüten ekibin başında yer alan Doğu Akdeniz Ormancılık Araştırma Enstitüsü Müdürü Abdulkadir YILDIZBAKANÜlkemiz ve Dünyada ortaya çıkan orman ürünleri arz açığının giderilmesindeki en önemli yolun, endüstriyel plantasyonlara (ticari ve sanayi amaçla büyük ölçekte bitki üretimi, kullanılan alan ve işletmeler) ağırlık vermek olduğuna dikkat çeken Yıldızbakan “Çağımızda ormancılıkta, mevcut orman alanlarının artırılması, tesis edilen yeni orman alanlarının yüksek nitelikte ve  hacim veren fidan veya klonların ıslah edilerek kullanılması, ürün miktarının artırılması, mevcut ormanların işletme amacına (fonksiyonuna) uygun şartlarda işletilmesi çok önemli hale gelmiştir.

Bu amaçlar doğrultusunda Akdeniz iklimine uygun, hızlı büyüme özellikleri ve yüksek verimli odun yapısıyla Dünya genelinde önemli bir potansiyele sahip olan Okaliptus yetiştiriciliğine önem verilmiştir.  Ülkemizdeki ilk bilimsel çalışmalar 1967 yılında Tarsus Okaliptus Araştırma İstasyon Müdürlüğü, bugünkü adıyla Doğu Akdeniz Ormancılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından başlatılmıştır. Bugüne kadar yapılan ıslah çalışmaları, tür, orijin ve klonal çalışmalar ele alınarak Doğu Akdeniz Ormancılık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğümüz tarafından 191 Okaliptus türüne ait 609 orijin ve 300’den fazla klon üzerinde yürütülmüştür. Bu denemeler sonucunda Eucalyptus camaldulensis Dehn. ile Eucalyptus grandis W.Hill ex Maiden türlerinde olağan üstü başarı elde edilmiştir.

Genetik ıslah çalışmaları sonucunda üstün performans veren  Eucalyptus camaldulensis Dehn. (C188 -C201) Eucalyptus grandis W.Hill ex Maiden (G96-G42) klonları Ülkemiz adına Dünya Ormancılık literatürüne girerek Orman Endüstrisinin hizmetine sunulmuştur.  Islah edilmiş çelik türleri, aynı alana 3 metreye 1 buçuk metre aralıklarla dikim yapılabilmekte, iklim şartlarına bağlı olarak 8-10 yıl zarfında en az 35 santimetre çapa ve 35 ila 37 metre boy uzunluğuna ulaşmakta.

Türkiye’deki en yüksek doğal ağacın (Gümüşhane’nin Torul ilçesindeki 403 yaşındaki Göknar ağacı) 55 metre olduğu düşünülür ise ne kadar verimli olduğu anlaşılabilir. Aynı alanda yapılan ekimleri karşılaştırdığımızda, mevcut türlere göre klonal fidanlarımızla 4 katından fazla ürün alma imkanını sağladık.” dedi.

Orman Genel Müdürlüğü tarafından yapılan bu başarılı çalışmanın mükemmel sonuçlar verdiğini belirterek “Klonal Okaliptus fidanları büyük çaplı üretim çalışmalarında kısa zamanda ekonomik kazanç elde edilmesi, endüstriyel Okaliptus üretim için uygun arazi sahiplerini teşvik edecektir. Bu da odun üretimine kısa vadede büyük katkı sağlayacaktır. Türkiye’de başta Akdeniz kıyıları olmak üzere Okaliptus yetiştiriciliği yapılabilecek en az 150 bin hektar alan bulunduğu göz önüne alınırsa, yapılan çalışmanın ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor.  Genetik ıslah çalışmalarını tamamladığımız türler hastalık ve zararlılara karşı da oldukça dirençli, çevreye kısa zamanda uyum gösterebiliyor” dedi.

ORMAN ÜRÜNLERİ SANAYİSİNE DEĞER KATACAK

Orman Genel Müdürlüğü tarafından geliştirilen üstün nitelikli Klonal Okaliptus’un başta lif ve yonga levha, mobilya, pelet, kâğıt, selüloz, olmak üzere ince çaplı odun, biokütle hammaddesi ihtiyacının giderilmesinde, Dünya Ormancılığına çok önemeli katkı sağlayacağını belirten Orman Genel Müdürü Bekir KARACABEY;

Ülkemizde ve Dünyadaki nüfus artışına paralel olarak artan endüstriyel odun ve odun ürünleri ihtiyacı, ekonomideki gelişmelere paralel olarak uluslararası piyasalardan ürün teminini de zorlaştırmıştır. Son yıllarda dünya genelinde yaşanan olumsuzluklar sektördeki ithalat maliyetlerini büyük oranda artırmıştır. Bu da önemli miktarda milli servetin yurt dışına çıkmasına sebep olmaktadır. Teşkilat olarak yeni istihdam alanlarının oluşumunda öncü olmak için alternatif türlerle, endüstriyel ağaçlandırmalar yapılmasını zorunlu kılmaktadır.

Orman alanlarını ve Orman varlığımızı gelecek nesillerin kullanımına sağlıklı bir şekilde taşımayı, asli görev edinmiş olan Orman Genel Müdürlüğü, Orman alanlarını ve Orman varlığını sürekli geliştirirken, orman sanayisinin talebini karşılamak için, yerli ürün arzını sürdürebilir şekilde arttırmaya devam etmektedir. Orman Araştırma Enstitülerimiz tarafından yapılan bu çalışmalar ülkemiz için çok önemli hale gelmiştir. Küresel iklim değişikliği sebebi ile Dünyada yaşanan enerji, gıda ve su krizinin orman alanları ve orman ürünlerini de olumsuz olarak etkileyeceği düşünüldüğünde, Endüstriyel ağaçlandırma çalışmaları, odun hammaddesi ihtiyacını karşılamanın yanı sıra, ormanla kaplı olan alan miktarının ve karbon tutma kapasitesinin arttırılmasında önemli rol oynayacaktır.

Dünyadaki olumsuz gelişmelerin aksine, bu muhteşem başarı hikayesini yazan teşkilatıma ve emeği geçen çalışma arkadaşlarıma ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum” dedi.

Dünyada ince çaplı odun hammaddesi talebinin önemli bir bölümü endüstriyel ağaçlandırmalardan sağlandığı belirtilirken Okaliptus’ların başta kâğıt endüstrisi olmak üzere mobilya, parke, maden direği, palet, tekne, müzik aletleri yapımı, kozmetik ve ilaç sanayinde gibi birçok kullanım alanlarının her geçen gün arttığı belirtilirken evsel atık çamurları ve verimli yağ üretimi için araştırma çalışmalarının devam ettiği belirtildi.

Exit mobile version