MUSA Aleyhisselam, “ Ya Rabbi, senin indinde en aziz kimdir?” diye sordu. Allahuteala da, “intikam almaya gücü yeterken affedendir” buyurdu.
Rabbim diyor ki : “kötülüğü, en güzel şekilde önle! Öfkeyi sabırla, cahilliği yumuşaklıkla, kötülüğü afla önle ki, o zaman düşman sana, yakın dost gibi olur.( fussilet suresi 34. Ayet)
ALLAH affedicidir, affetmeyi sever. Dolayısıyla affetmek, ALLAH’ in baktığı pencereden yaşama bakabilmektir düşününce.
Çoğumuz değer verdiklerimiz tarafından yıpratıldık, örselendik belki de kandırıldık. Hayal kırıkları yaşadık. Gözümüzün içine baka baka yalanlar söylenildi. Terkedildik. Belki de bu hayatta en çok sevdiklerimiz incitti bizi… Ne kadar incinsem de, kızgınlıklarımın hep saman alevi gibi olmasını öğrettim kalbime. Bir insanı affetmemekle, kin beslemekle kalbimin ruh sağlığını bozamam. Bilirim ki yüce adalet sahibi Mevla’m, kalbi kırılanın, haksızlığa uğrayanların yanındadır. Elbet adaleti tecelli edecektir.
Birini affetmemek; kalbine yük bindirmektir bence. Hatırladıkça ruhuna ağır gelecek, kinlendikçe içindeki sevgi ve merhamet tohumlarının yeşermesine izin vermeyecek.
Allah seni sevgi ve aşkla yaratmıştır. Şayet senin içinden öfke, kin ve nefret çıkıyorsa; sen rahmette değil, enaniyetine yenik düşmüşsündür.
Affedebilirsen, duaların önü açılır. Niyetlerin O’na ulaşır. Affedebilirsen, hani ruhunda ara ara seni huzursuz eden pürüzler var ya, seni aniden mutsuz kılan, yağmurun sokaktaki görünmez toz tanelerini temizlediği gibi, sürüklenerek kaybolduğunu, ruhunun ise özgürleştiğini hissedeceksin. İşte bu yüzden karşı tarafa acıdığın için değil, kendin için affedeceksin. Kendini ödüllendireceksin.
Affetmemek ve kin tutmak, gerginliğinizi artırır, strese yol açar ve ilişkilerinizi kötüleştirir. Her halükarda, diğer insan pişman olsa da olmasa da affetmek, kendiniz için yapabileceğiniz en iyi şeydir. Affetmek çok güçlü bir araçtır ama çoğu insan başkalarını affetmenin ne kadar özgürleştirici olduğunu bilemez. Affetmek, üzerinizden bir yük alır ve öfkenin ya da intikam arzusunun merhametine kalmanıza izin vermez. Böylece zihniniz özgürleşir ve daha düşünceli kesin kararlar verebilirsiniz.
Biz mükemmel değiliz, er ya da geç biz de başka birini kıracağız, yanlış bir şey yapacağız ya da başkalarının canını yakacağız. Başkasını affedemiyorsak, kendimizin bağışlanmasını bekleyemeyiz. Mesele yalnızca affedilmek için affetmekten ibaret değildir, başkalarıyla ilişkilerinizi kolaylaştırmak için de affetmek gerekir. Çünkü yolunuz üzerinde onlarla ne zaman karşılaşacağınızı veya onlara ne zaman ihtiyaç duyacağınızı bilemezsiniz.
Kalbinizde ki kinden, öfkeden, kırgınlıklarınızdan kurtulun. Bırakın insanlar kötülükleriyle kalsın, siz ruhunuzu özgür bırakın. Hiç ummadığınız anda karşınıza çıkacak mucizelere merhaba deyin.
Sağlıkla kalın. “HOŞÇA” kalın..