Balkan kokusunu içinde barındıran türkülerde hüznü, kederi, sevinci, sevdayı bir arada
buluyor oluşunuz sizi şaşırtmasın derim.
Kültürel kimliklerinin en güçlü ifadesi olmakla beraber bireysel, sosyolojik ve de toplumsal
yaşamlarının en can alıcı anlatısı olarak kabul etmişlerdir türküleri ve ezgileri…
Bugünde rotamızı Rumeli’ye çeviriyor ve güzel bir türkü hikayesiyle sizleri baş başa
bırakıyorum herkese iyi okumalar diliyorum.
Melike, teyzesi ile köy çeşmesinin yanından geçerken su içmek ister. Su içmeye indiğinde
çiçeklerden yapılmış olan tacı görür. Tacı başına taktığı anda Yusuf’la karşı karşıya kalır
ve çok utanır.
O, Yusuf’un tacı sevdiği kıza yaptığını düşünür ama gerçekte Yusuf da ondan etkilenmiştir ve tacı Melike’ye vermek ister. Bu bakışmalar sırasında Melike’nin babasının isteğiyle sözlü olduğu Hüseyin oradan geçmektedir ve bu yakınlaşmayı görür.
Tepkisini Yusuf’a yumruk atarak verir ve kavga etmeye başlarlar. Teyzesi Melike’yi alıp
oradan uzaklaştırır. Hüseyin bu olaydan sonra vakit kaybetmeden evlenmek ister ve
babası Rıza Ağa’yı alıp Şevket Bey’lerin yani Melike’lerin evine ziyarete gider. Melike’ye
hediye olarak altından ayna götürürler ama Melike’nin gözü çiçekten yapılmış tacından
başka bir şey görmemektedir.
Melike bir gün Yusuf’la dere kenarında konuşurken Hüseyin’in arkadaşlarından biri onları görür ve Hüseyin’e söyler. Hüseyin çılgına
dönmüştür ve bu olanların hesabını Şevket Bey’den sorar.
Melike yıllardır gördüğü rüyadaki delikanlının Hüseyin değil Yusuf olduğunu anlamıştır. Hüseyin ise Melike’nin kalbini kazanmak için onu hediyelere boğar. Melike’ye en son altın kafeste bir bülbül getirir ama Melike’nin yine de umurunda olmaz.
Kendini de o bülbül gibi kafese kapatacaklarını bilir. Nitekim Hüseyin, Melike’yi kendi evlerine götürme zamanının geldiğini düşünerek genç kızı alır ve kendi evlerine götürür. Melike burada hastalanır.
Günden güne eriyen genç kızın haline Hüseyin’in babası da artık dur demek ister ama
oğluyla başa çıkamaz.”
BÜLBÜLÜM ALTIN KAFESTE
Bülbülüm altın kafeste
Öter aheste aheste
Ötme bülbül yarim hasta
Ah neyleyim şu gönlüme
Hasret kaldım sevdiğime
Ben sana dayanamam yarim
Ben sana aldanamam
Bülbülleri har ağlatır
Aşıkları yar ağlatır
Ben feleğe neylemişim
Beni her bahar ağlatır
Ben sana dayanamam yarim
Ben sana aldanamam
Sevgilerimle…