Bu kez becerebilirsem hayatımın en kısa yazısını yazacağım. Ama yine de emin değilim. Zihnimin beni tam olarak nereye götüreceğini bilemiyorum. Bir akşamüstü hem çayımı yudumluyor hem de televizyondaki kanalları dolaşıyordum. Bir ara kanalın birinde herkesçe meşhur bir hocanın anlattıklarına dikkat kesildim:
“Hulefâ-i Raşidin dönemindeki (Hazreti Ebubekir, Hazreti Ömer, Hazreti Osman, Hazreti Ali) halifelerin üstünlük dereceleri halifelikteki sıralarına göredir. Her ne kadar Şia mezhebine göre en faziletlisi Hazreti Ali olsa da Ehli Sünnet inancına göre en üstünü Hazreti Ebubekir’dir. Sonra sırayla diğerleri gelir.”
Hocamız niçin ve neden üstün oldukları ile ilgili tam malumat veriyordu ki kanalı değiştirdim. Zira bu tür konuşmalardan artık rahatsızlık duymaya başlamıştım. Gece yatağıma girince bu tür söylemlerin fayda ve zarar analizini düşünerek geçirdim. Hatta gecenin bir vakti kalkıp zihnimde yer tutanları unutmayayım diye telefonuma bile kaydettim. Şimdi müsaadenizle hocamızın bu sözlerinin bende oluşturduğu intibahı belirtirken aynı zamanda 18 (on sekiz) sorumun cevaplarını okuyucularımın zihnine/kavrayışına havale ediyorum.
1-Halifelerin hangisinin daha üstün olduğu Asr-ı Saadette ve hemen sonraki dönemde devrin şartları içerisinde bir malumat açısından konuşulmaya değer kabul edilebilecekken bunun hâlâ günümüze kadar temcit pilavı gibi konuşulmasının bir gereği var mıdır?
2-Hangi halifenin daha üstün olduğu ile ilgili elimizde gözlenebilir ve ölçülebilir bilimsel bir veri var mıdır?
3- Hangisinin daha üstün olduğunu bilmemizin manevi açıdan kişisel gelişimize kazandırdığı nedir?
4- Tarihe, bilime bir katkısı var mıdır?
5-Müslümanlara bir faydası var mıdır?
6- İnsanlığa faydasından bahsedebilir miyiz?
7- Şayet 3,4, 5 ve 6. sorulara cevabınız “Hayır” ise yani faydası yoksa o zaman birini ötekine, ötekini berikine tercih etmenin birilerine zararı olmuş mudur?
8- Eğer adı geçen maddelerin birilerine zararı varsa o halde bu zarardan kim ve kimler faydalanmıştır?
9- Hangi halifenin üstün olduğunu tartışmak yerine halifelerin üstün vasıflarının neler olduğunu en önemlisi de bu üstün vasıfları(Örneğin Hazreti Ebubekir’de sıdk, Hazreti Ömer’de adalet, Hazreti Osman’da hayâ, Hazreti Ali’de şecaat) üzerimizde nasıl ve ne şekilde göstereceğimizin tartışılması daha doğru bir tercih değil midir?
10- Koca dağ hükmünde olan İslam’ın özünü bırakıp kabukla uğraşmak ya da çakıl taşı mesabesinde olan bu tür meselelerle vakit geçirmek doğru mudur?
11- Muhammed(SAV) ümmetinin tek Allah’a, tek peygambere, tek kitaba ve birçok bir birleri olduğu halde bu tür tali meselelerle ilgilenmek suretiyle birini ötekine; ötekini berikine tercih etmemiz İslam dünyasında var olan ihtilaf gediğinin daha da açılmasına hizmet eder mi?
12-İslam âleminden bazı grupların futbol takımı tutar gibi birilerini(halifeleri) tutup diğerlerini tutmamasının gerisinde “Bir çapanoğlu” parmağı var mıdır?
13– İman zafiyetinden kaynaklanmış olabilir mi?
14- On üçüncü soruya cevabınız evetse o zaman insanların bu tür tali meselelerde boğulmaması için Allah’a iman başta olmak üzere tevhid inancını perçinleyen eserler okuması daha doğru olmaz mı?
15-Bu tür medar-ı münakaşa olmuş meseleleri ortadan kaldırmak ve İslam dünyasındaki birliği tesis etmek için Müslüman ülkelerindeki dini bağlamdaki resmi otoriteler ya da sivil toplum kuruluşlarının ne tür çalışmaları olmuştur?
16- Son olarak sizce kanalı değiştirmekte haksız mıydım?
17- On altıncı soruya cevabınız “Evet” ise birinci maddede kalabilirsiniz.
18-“Hayır” ise 10. Maddeye de “Hayır” diyorsunuzdur. O halde çakıl taşları sizleri ürkütmesin.