• Anasayfa
  • Yazarlar
Pazartesi, 25 Ağustos, 2025
  • Giriş
  • Kayıt Ol
Hür Havadis
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Sağlık
  • Belediyeler
11 °c
Ankara
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Sağlık
  • Belediyeler
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
Hür Havadis
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
Anasayfa Genel

Hasenî Muhâlefet

Doç. Dr. Şemseddin Kırış Yazar Doç. Dr. Şemseddin Kırış
26 Mart 2022
Genel
0 0
0
0
PAYLAŞIM
9
GÖSTERİM
Facebook'da paylaşTwitter'da paylaşWhatsapp'ta paylaş

Modern dünyada İslami muhalefet nasıl olmalıdır? Bu konu üzerinde uzun zamandır düşünüyordum. Haber programlarında izlediğim bazı görüntüler bu yazıyı kaleme almama vesile oldu. Öncelikle muhalefet mefhumu üzerinde durmalıyız. Muhalefet, İslam kültür ve medeniyet havzasında oluşmuş bir kavram değildir. Geleneksel yönetimler, itaat üzerine kuruluydu. Halkın istek ve beklentilerinin dikkate alınması, adaletin sağlanması hükümdarın insafına, vicdanına ve diyânetine bırakılmıştı. Kadim zamanlarda insanlar bu konuyu bir mesele olarak algılamamışlar ve itaat yaklaşımı ile hareket etmişlerdi. Modernleşme teorisi, yönetimi bir sorun olarak algılamıştır. Toplumu idare etmenin sosyal bir problem olarak algılanması, modern demokrasilerin de doğmasına vesile olmuştur. Zamanla demokrasiler, yönetimin dışındaki konularda da değerler üretmiştir. Bu değerler yeni bir kültürü ve hayat tarzını da beraberinde getirmiştir. Bu durum insanların üretime, tüketime ve çalışma hayatına yaklaşımını değiştirmiştir.

Avrupa’ya İslam coğrafyalarından Avrupa’ya giden göçmen teknelerini hep düşünmüşümdür. İnsanlar hayatını tehlikeye atarak bir meçhule nasıl kendilerini bırakabilir? İşsizlik parası, sağlık ve sosyal güvence bugünü anlamamıza yarayan en sihirli kavramlardır. Sağlık ve sosyal güvence en fazla yükselen değer haline geldi. Buna karşılık gençlerde özellikle bedeni işlerde çalışma arzusunda büyük bir azalma görülüyor. Köylerde neredeyse nüfus kalmadı. İnsanlar doğal üretimden koptu. Ailede kadın ve erkeğin rolleri değişti. Kadın da iş hayatının vazgeçilmezi olarak kabul edildi. Buna karşılık geleneksel âile yapısının sürdürülebilirliği tehlikeye girdi.

Modern muhalefet kültürü, demokrasi kültüründen kaynaklanıyor. Demokrasi kültürü denen şey de birlikte ve birbiriyle uyum içinde yaşama irfanını farklı bir yöne doğru değişim sürecine sürüklüyor. Küresel bir düzen var ve bu düzen hepimizi etkiliyor. Eğitim, hukuk ve iş hayatında kurulu düzeni değiştiremiyoruz. Bu düzen içinde hayatımızı sürdürmemiz durumunda da değerlerimiz zarar görüyor. Çocuklarımızın ve torunlarımızın dini hayatı tehlike taşıyor. Müslümanlara bir misyon biçilmiş. Küresel dinamiklerle de desteklenmiş düzenden rahatsızlık duyuyorsan yine küresel kodlar taşıyan muhalefet seçeneğini kullanmalısın deniyor. Yüz bin kişilik hatta bir milyon kişilik gösteriler yapmak geçmişte neyi değiştirdi? Bundan sonra neyi değiştirebilir? Sistemin biçtiği rol sokak gösterilerine dayalı muhalefet üzerine oturuyor. Modern muhalefet refleksleri, İslami manada toplumsal dönüşüm zeminine su taşımıyor. Ümmetin maslahatları adına elimize müşahhas bir kazanım da geçmiyor.

Tarihimizi de dikkate alarak muhalefet vakıasını iki tutumda özetleyebiliriz. Bunları Huseynî muhalefet ve Hasenî muhalefet olarak isimlendirebiliriz. Hz. Hüseyin Efendimiz Ashâb-ı kiramın çoğunluğunun hilafına ve kendi içtihadıyla bir muhalefet hareketine teşebbüs etti. Onun bu içtihadına ve hatırasına her dâim hürmet ederiz. Resûl-i Ekrem Efendimiz’in “kim cennet eli bir kimseye bir adama bakmak isterse Hüseyin’e baksın” tebşirat-ı nebevisini (Sahih-i İbn Hıbbân, IV, 421), hiçbir zaman hatırımızdan çıkarmayız. Ancak bir de Hz. Hasan’ı anlamak gerekir. Hz. Hasan İslam’ın ahkâm bakımından kabulü ve tatbiki ile ilgili hiçbir tereddüdü olmayan bir idareye emaneti teslim etmiştir. Son tahlilde Allah’ın kitabını ve Resulünün sünnetini kendine referans kabul eden bir yönetime karşı kendini yönetimden geri çekme ameliyesinde bulunmuştur. Modern ulus devlet yönetim biçimleriyle mukayese yaparsak konu daha iyi anlaşılabilir. Farz-ı muhal Hz. Hasan, kabul ettikleri kânun-ı esâsîde “bu ülkede yasalar kısmen de olsa dine dayandırılamaz” yazan bir yönetime, emaneti bırakmış değildir. Hz. Hasan’ın muhalefeti müspet muhalefettir. Müslüman nesillerin kırdırılmasına hizmet etmeyen varoluşçu bir muhalefettir. Hz. Hasan’ın bu hareketinin gerçekleştiği yıla “Âmü’l-cemâa/Toplanma yılı” denilmiştir. O yıldan sonra fetih hareketleri yeniden başlamış ve Müslümanlar, değerleri ve nesilleriyle varoluş gayretini günümüze kadar getirebilmişlerdir. Tarihte iki yüze yakın Müslüman devlet kurulmuştur. Her birinin İslam irfanı, sanatı ve medeniyetine katkısı olmuştur. Sonuçta önceki nesillerden alınan emanet aktarılmıştır.

Günümüzde yapılması gereken ve ümmet-i Muhammed’in maslahatına olan tercih kanaatime göre Hasenî muhalefettir. Dünyanın neresinde olursa olsun düzenlediği gösteri yürüyüşü sebebiyle güvenlik güçleriyle karşı karşıya gelen kardeşlerime şu hususları belirtmek isterim. Basın açıklaması, bildiri ve yürüyüşlerinizle İslamî söyleme katkıda bulundunuz. Müslümanların modern dünyada kullanacakları dilin nasıl olması gerektiğine katkıda bulundunuz. Bu katkınız asla küçük görülmemelidir. Ancak bundan sonra biraz da “insan kaynaklarının sürdürülmesi” konusuna ağırlık vermelisiniz. Huseynî muhalefet ile Hasenî muhalefet arasında mutedil bir yol tutturmalı ama son tahlilde Hasenî muhalefet yolunu tercih etmelisiniz. Günümüz şartlarında Hasenî muhalefet yolu neler olabilir diye sorarsak şu hususları söyleyebiliriz. Çocuklarımızı kendi değerlerimize sahip olarak yetiştirmek en büyük mesele haline gelmiştir. Asıl bu konuya sahip çıkmalıyız. Tüketime dayalı bir hayat anlayışından kurtularak küresel güçlerin bizlere biçtiği rol modelinin dışına çıkabiliriz. Gerektiğinde insanların çoğunun kaçtığı kırsal alanları ve köyleri doldurmalı ve üretime katkı yapmalıyız. Hasenî muhalefet, nesilleri ve değerleriyle birlikte var olmayı sürdürmektir. Çoğunluk ruhuna körü körüne bağlı kalmak değildir. Gerektiğinde fiziksel olarak çoğunluğun arasında ama azınlık ruhu ile yaşamak ta Hasenî muhalefet kapsamına girer. Cemaat ruhunu ve “tevhîdî içtimâî hayat” hedefini kaybetmeden üretime ve istihdama ağırlık vermeliyiz. İslâmî mektepleşmeye ağırlık vermeliyiz.

Bir cemaat ruhuna yakalayabilmek ve buna sahip olmak, değerlerimizin hâkim olmadığı dünyada sahip olabileceğimiz en büyük kazançtır. Bu ruhu, gerektiğinde azınlık moduna geçerek sağlayabiliriz. Çocuklarımızı kendi değerlerimize uygun yetiştirmemiz büsbütün imkânsız hale geldiğinde azınlık ruhuna geçişte asla tereddüt etmemeliyiz. Bu ruhu yakaladıktan sonra da sahip çıkıp, sürdürmemiz gerekir. Sağlam ve sürdürülebilir aileler yetiştiren doğal toplum dinamiklerini yakalayacak eğitim, üretim ve istihdam nizamımızı kurabilmemiz, düşmanlarımızın kalbine modern reflekslerle yapacağımız muhalefetten daha çok korku salacaktır. Bu vesile ile cennet gençlerinin efendileri Hz. Hasan ve Hüseyin’i, vefatlarından yüzyıllar sonra, yol gösterici kişilikleriyle de rahmetle anıyoruz.

 

Önceki Haber

SULTAN ABDULHAMİT HAN BEDİÜZZAMAN’LA NİÇİN GÖRÜŞMEDİ?

Sonraki Haber

BEDİÜZZAMAN 1

Doç. Dr. Şemseddin Kırış

Doç. Dr. Şemseddin Kırış

Sonraki Haber

BEDİÜZZAMAN 1

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin

  • 381 Takipçi
REKLAM
  • Tarihte Bugün
  • Çok Okunanlar
  • Yazarlar

Tarihte Bugün; 25 Ağustos 1499 – Küçük Davut Paşa Komutasındaki Osmanlı Donanması İle Venedik Donanması Arasında Gerçekleşen Sapienza Deniz Muharebesi, Osmanlı’nın Zaferiyle Sonuçlandı

25 Ağustos 2025

Tarihte Bugün; 24 Ağustos 1516- Mercidabık Savaşı: I. Selim’in Ordusu Memlük Ordusunu Yendi

24 Ağustos 2025

Tarihte Bugün; 23 Ağustos 634 – İlk İslam Halifesi, Hz. Ebu Bekir Vefat Etti

23 Ağustos 2025

Ebulfez Elçibey Kimdir?

22 Ağustos 2025

ÖĞRETMENİM BENİ FARK ET!…

29 Temmuz 2022

ANNELER CARİYE OLUNCA!…

1 Haziran 2022

HOŞGELDİN ASYA

25 Mart 2023

AYDINLIK YARINLARA

11 Mart 2022
Ahmet Tek

Ahmet Tek (132)

Dr. İsmail Tekpınar

Dr. İsmail Tekpınar (92)

Dr. Adnan Küçük

Dr. Adnan Küçük (74)

Necati İLMEN

Necati İLMEN (63)

Sinan Tekin

Sinan Tekin (48)

Dr. İdris Tüzün

Dr. İdris Tüzün (48)

Ali Murat Duman

Ali Murat Duman (41)

Bayram Baş

Bayram Baş (35)

Ekrem YILDIRIM ESEVELİOĞLU

Ekrem YILDIRIM ESEVELİOĞLU (29)

Doç. Dr. Şemseddin Kırış

Doç. Dr. Şemseddin Kırış (26)

Prof. Dr. Emre Güler

Prof. Dr. Emre Güler (22)

Dr. İsmail Tekpınar

Dr. İsmail Tekpınar (17)

Fatıma Zehra

Fatıma Zehra (14)

Esra Çakan Kandemir

Esra Çakan Kandemir (11)

İbrahim Eksilmez

İbrahim Eksilmez (2)

Son Haberler

Tuz Gölü Havzasında Türkiye’nin İlk “Soğuk Su Gayzeri”

25 Ağustos 2025

Ahit’li Toplum-1

25 Ağustos 2025

2025 YKS Yerleştirme Sonuçları Açıklandı

25 Ağustos 2025

Tarihte Bugün; 25 Ağustos 1499 – Küçük Davut Paşa Komutasındaki Osmanlı Donanması İle Venedik Donanması Arasında Gerçekleşen Sapienza Deniz Muharebesi, Osmanlı’nın Zaferiyle Sonuçlandı

25 Ağustos 2025
Hür Havadis

Kaliteli, doğru, güvenilir haberi sesi olmaya çalışıyoruz.

Bizi Takip Edin

Kategoriler

  • Belediyecilik
  • Dünya
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Genel
  • Haftanın Şiiri
  • Kültür ve Sanat
  • Önemli Şahsiyetler
  • Oyun
  • Politika
  • Sağlık
  • Sanat ve Kültür
  • Siyaset
  • Son Dakika
  • Spor
  • STK Faaliyetleri
  • Tarihte Bugün
  • Tasavvuf
  • Teknoloji
  • Terör İle Mücadele
  • Türkiye

Son Haberler

Tuz Gölü Havzasında Türkiye’nin İlk “Soğuk Su Gayzeri”

25 Ağustos 2025

Ahit’li Toplum-1

25 Ağustos 2025

© 2021 Hür Havadis

Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Yazarlar
  • Giriş

© 2021 Hür Havadis

Hoşgeldiniz

Lütfen bilgileriniz ile giriş yapınız

Şifremi unuttum? Kayıt Ol

Yeni hesap oluşturun!

Kayıt olmak için formu doldurunuz

Tüm alanları doldurun. Giriş yap

Şifre hatırlatma

Şifre değiştirmek için kullanıcı adınızı veya emailinizi girin!

Giriş yap