• Anasayfa
  • Yazarlar
Salı, 17 Haziran, 2025
  • Giriş
  • Kayıt Ol
Hür Havadis
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Sağlık
  • Belediyeler
11 °c
Ankara
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Sağlık
  • Belediyeler
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
Hür Havadis
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
Anasayfa Ekonomi

II. DÜNYA SAVAŞI SONRASI KURULAN YENİ MALİ SİSTEMİ

Editör Yazar Editör
10 Aralık 2020
Ekonomi
0 0
4
dav

dav

0
PAYLAŞIM
3
GÖSTERİM
Facebook'da paylaşTwitter'da paylaşWhatsapp'ta paylaş

Bir önceki yazımızda, 16. ve 17. yüzyıldan İkinci Dünya Savaşı’na kadar olan olayları kapitalizm açısından tartışmıştık. O yazıda, sömürgeciliği, köleliği, sanayi devrimini ve sistemin kendi vatandaşlarına yaptığı muameleyi anlamaya çalıştık.

Şimdi ise kapitalizmin ikinci dönemi diyebileceğimiz 1945-1973 arasındaki gelişmeleri ele alalım.

Yeni dünya düzeni olarak adlandırılan ve etkileri halen devam eden kapitalizmin gerçek temellerinin bu dönemde atıldığı bilinmelidir. Çünkü bugün hala aktif ve etkili olan bazı kapitalist kurum ve kuruluşların temelleri, İkinci Dünya Savaşı’nın hemen sonrasına kadar uzanmaktadır.

Evet, ikinci dünya savaşı yeni bir küresel aktörün tarih sahnesine çıkmasının ve etkili olmasının yolunu açtı. Yeni aktör ABD’dir ve bu aktör savaş sonrasında kurulan kapitalist yapının da baş mimarıdır.

Bu aşamaya nasıl gelindiğine bakalım önce.

Avrupa’sının en kanlı gücü olan Nazi Almanya’sı, Polonya’yı işgal etti ve Rusya’ya savaş ilan etti. Fransa ve İngiltere gibi bazı aktörler önceki gelişmelerden rahatsız olmadılar. Ancak Alman saldırganlığından Paris ve Londra da nasibini alınca işler değişti İngiltere ve Fransa’nın çağrısı üzerine ABD’de savaşa taraf oldu. 

Aslında 1929’daki Büyük Buhranın etkilerinin üstesinden gelemeyen Birleşik Devletler için bu çağrı kurtarıcı olarak görülebilir. Meşhur iktisatçı Keynes’in duran ekonomi çarklarının yeniden işlemesi için kamu harcamalarının artırılması gerektiğini önermesinden sayılı zaman geçmiş ve çarklar savaş sayesinde yeniden işlemeye başlamıştır (savaş ekonomisini çarklarını bir başka makalede tartışmaya çalışalım).

Kısa süre sonra Almanya yenildi ve ağır bir bedelle savaştan çekildi. Savaştan sonra ise doğu ve batı olarak ikiye ayrıldı. İki kutuplu bir dünyada, ABD ve SSCB’nin iki ayrı kutup olduğu soğuk savaş yılları başlar.

Savaş sonrası Batı Almanya’da enflasyonun %16000’lere ulaştı gözlemlenir. Enflasyona, savaşı finanse etmek için hesapsız basılan paraların neden olduğu görülür.

Şimdi de kapitalist sistemin savaş sonrası uygulamaya koyduğu kurumlarına bakalım.

Birleşmiş Milletler (BM),

Gümrük Tarifesi Ticaret Anlaşması’nın (GATT) mevcut yapılanması ile Dünya Ticaret Örgütü (WTO),

Uluslararası Para Fonu (IMF),

Dünya Bankası (WB).


Bu kurumlara Dünya Sağlık Örgütü (WHO) de eklenebilir, ancak kapsamımızın dışında olduğu için sadece adını veriyoruz. Ancak bu örgütün de kapitalist sistemde önemli bir işlevi olduğu unutulmamalıdır.

Burada BM’nin yapısı ve amacından bahsetmeyeceğiz, onun altında faaliyet yürüten diğer ekonomik organları inceleyelim.

IMF, 1944 yılında alınan kararla 1947 yılında faaliyetlerine başlayan ve yoksullukla mücadele ve küresel piyasalarda ekonomik istikrarı sağlamak için DTÖ ile birlikte çalışan, küresel teşvikler ve danışmanlık sağlayan çok uluslu bir organizasyondur. IMF’nin merkezi ABD’de (Washington DC) bulunmaktadır.

Yukarıda misyonunu verdiğimiz IMF’nin amacı ise, II. Dünya Savaşı’ndan sonra zayıflayan Avrupa dış ticaret hacmini, ekonomisini ve altyapısını yeniden inşa etmektir. Her iki kuruluşun da sermaye yapısında en büyük pay ABD’dedir. 

IMF, cari açık veya fazlası olan ülkelere müdahale etme yetkisine sahiptir. Yılda bir defa toplanan en yüksek karar alma organında (Guvernörler Kurulu) oy kullanma ve söz hakkı, kuruma sağlanan sermayenin oranı ile belirlenir. Bu nedenle, ABD diğer üye ülkelere göre daha fazla söz sahibidir.

Küresel ekonomik döngüye dahil olan, yani liberal ekonomiyi destekleyen ve bundan yararlanmak isteyen tüm ülkelerin hem IMF hem de DB üyesi olması bekleniyor. Üye ülkeler taahhüt ettikleri fon miktarına bağlı olarak ihtiyaç duymaları halinde kredi kullanma hakkına sahiptir.

Dünya Bankası’nın kuruluşu ve işleyişi IMF’ye çok benzer. Tek fark görev alanlarıdır. Bu bağlamda Dünya Bankası, borç almak isteyen ülkenin özel piyasadan makul şartlarda kredi alamayacağının açık olmasını, banka tarafından verilen kredinin kullanılacağı projenin bankaya ibraz edilmesi ve kabul edilmesini talep eder.

Buna ek olarak, Banka; Üye devletlerle yalnızca hazine, merkez bankası, istikrar fonu idaresi ve diğer resmi veya yarı hükümet kuruluşları ile iletişim kurar ve bu kanallar aracılığıyla üye devletlere kamu yatırımı için kredi sağlar. Borçlu doğrudan bir üye devlet değil de üye ülkedeki özel girişim isterse, Banka krediyi doğrudan işletmeye açmaz. Üye devlet garantisiyle, merkez bankasının veya diğer resmi veya devlet benzeri kurumun onayını ister. Örneğin, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası aracılığıyla Türkiye’deki özel işletmelere kredi sağlayan Dünya Bankası.

Kuruluşların misyon ve hedefleri incelendiğinde oldukça faydalı ve gerekli oldukları kolaylıkla görülebilmektedir. Öyleyse neden bu iki örgüt tehdit olarak algılanıyor ve eleştiriliyor?

Şimdilik burada bırakalım. Bir sonraki yazımızda bu kurumların neden misyon ve hedeflerinden farklı anlaşıldığını açıklamaya çalışacağız.

Sağlıklı kalın.

Önceki Haber

VAKFETMEK VE TOPLUM

Sonraki Haber

Azerbaycan Zaferini Türkiye İle Beraber Kutluyor

Editör

Editör

Sonraki Haber

Azerbaycan Zaferini Türkiye İle Beraber Kutluyor

Çok Okunanlar 4

  1. Erdinç says:
    5 sene önce

    Hocam bu güzel ve öz yazınız için tesekkür ederim, gayet açıklayıcı olmuş. Bir sonrakiler yazınızı bekliyorum. İmf neden bize öcü gibi gösteriliyor( imf ulkelere 0,5 faizle para verirken biz ve bizim gibi hükümetler 3,5- 4 ten başka kaynaklardan para alıyorlar.)

    Cevapla
  2. Ali GEDİK says:
    5 sene önce

    2.Dünya Savaşından sonra çıkan bu kurumlar savaş çıkmasaydı emperyalist güçler tarafından yine kurulur aynı şekilde sömürgeciliğe devam ederdi.
    Yani değişen birşey olmazdı.
    Kurtuluş, Birlik beraberlik içerisinde üretmek.
    Saygılarımla.

    Cevapla
  3. Yahya kemal says:
    5 sene önce

    Heyecanla takip ediyorum,Kapitalizmin gelişimi için kurulan kurumlar işlevleri derken kapitalizmin olası sonu hakkında da öngörülerini burada görmeyi çok isteirim.👍🖐️🖐️

    Cevapla
  4. FATİH says:
    5 sene önce

    Emeğinize sağlık.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin

  • 381 Takipçi
REKLAM
  • Tarihte Bugün
  • Çok Okunanlar
  • Yazarlar

Tarihte Bugün; 17 Haziran 1992 – Yeni Galata Köprüsü Törenle Hizmete Açıldı

17 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 16 Haziran 1950- TBMM Türkçeleştirilmiş Ezanın Özünde Olduğu Gibi Arapça Okunmasına Dair Kanunu Kabul Etti

16 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 15 Haziran 1826 – Sultan II. Mahmud, Yeniçeri Ocağı’nı Kaldırdı “Vaka-i Hayriye”

15 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 14 Haziran 1839 – Jandarma Teşkilatı Kuruldu

14 Haziran 2025

ÖĞRETMENİM BENİ FARK ET!…

29 Temmuz 2022

ANNELER CARİYE OLUNCA!…

1 Haziran 2022

HOŞGELDİN ASYA

25 Mart 2023

AYDINLIK YARINLARA

11 Mart 2022
Ahmet Tek

Ahmet Tek (131)

Dr. İsmail Tekpınar

Dr. İsmail Tekpınar (92)

Dr. Adnan Küçük

Dr. Adnan Küçük (71)

Necati İLMEN

Necati İLMEN (60)

Dr. İdris Tüzün

Dr. İdris Tüzün (48)

Sinan Tekin

Sinan Tekin (46)

Ali Murat Duman

Ali Murat Duman (41)

Bayram Baş

Bayram Baş (35)

Ekrem YILDIRIM ESEVELİOĞLU

Ekrem YILDIRIM ESEVELİOĞLU (29)

Doç. Dr. Şemseddin Kırış

Doç. Dr. Şemseddin Kırış (25)

Prof. Dr. Emre Güler

Prof. Dr. Emre Güler (22)

Fatıma Zehra

Fatıma Zehra (14)

Dr. İsmail Tekpınar

Dr. İsmail Tekpınar (13)

Esra Çakan Kandemir

Esra Çakan Kandemir (5)

İbrahim Eksilmez

İbrahim Eksilmez (2)

Son Haberler

Tarihte Bugün; 17 Haziran 1992 – Yeni Galata Köprüsü Törenle Hizmete Açıldı

17 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 16 Haziran 1950- TBMM Türkçeleştirilmiş Ezanın Özünde Olduğu Gibi Arapça Okunmasına Dair Kanunu Kabul Etti

16 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 15 Haziran 1826 – Sultan II. Mahmud, Yeniçeri Ocağı’nı Kaldırdı “Vaka-i Hayriye”

15 Haziran 2025

KUŞLAR KANATLARIYLA, İNSANLAR UMUTLARIYLA YÜKSELİR

14 Haziran 2025
Hür Havadis

Kaliteli, doğru, güvenilir haberi sesi olmaya çalışıyoruz.

Bizi Takip Edin

Kategoriler

  • Belediyecilik
  • Dünya
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Genel
  • Haftanın Şiiri
  • Kültür ve Sanat
  • Önemli Şahsiyetler
  • Oyun
  • Politika
  • Sağlık
  • Sanat ve Kültür
  • Siyaset
  • Son Dakika
  • Spor
  • STK Faaliyetleri
  • Tarihte Bugün
  • Tasavvuf
  • Teknoloji
  • Terör İle Mücadele
  • Türkiye

Son Haberler

Tarihte Bugün; 17 Haziran 1992 – Yeni Galata Köprüsü Törenle Hizmete Açıldı

17 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 16 Haziran 1950- TBMM Türkçeleştirilmiş Ezanın Özünde Olduğu Gibi Arapça Okunmasına Dair Kanunu Kabul Etti

16 Haziran 2025

© 2021 Hür Havadis

Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Yazarlar
  • Giriş

© 2021 Hür Havadis

Hoşgeldiniz

Lütfen bilgileriniz ile giriş yapınız

Şifremi unuttum? Kayıt Ol

Yeni hesap oluşturun!

Kayıt olmak için formu doldurunuz

Tüm alanları doldurun. Giriş yap

Şifre hatırlatma

Şifre değiştirmek için kullanıcı adınızı veya emailinizi girin!

Giriş yap