İletişim, duygu ve düşüncelerimizin bir kanal yoluyla hedef kitleye aktarılmasıdır. Bu aktarımda mesajımızın ulaşması ise ‘’ses tonu, söz ve beden dili’’ ile gerçekleşir. Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, insanlara bir şeyler yaptırmak hiç de kolay değildir. Üç şekilde bir şeyler yaptırmak mümkün olabilir. Ya para ile, ya zor kullanarak ya da ikna ederek… İşte ikna boyutunda da karşımızdakiyle iyi bir iletişim kurma zorunluluğumuz ortaya çıkar. Peki, insanlar nasıl ikna edilir? Sağlıklı iletişim nasıl kurulur?
İletişimin belirli kanallar yoluyla gerçekleştiğini yukarıda belirtmiştik (ses, söz ve beden dili). Hangisinin daha etkili olduğunu söyleyebilirsiniz? Siz ne düşündünüz bilmiyorum ama yapılan araştırmalar ne söylendiğinin değil, nasıl söylendiğinin daha kalıcı olduğunu ortaya koymuştur. Şöyle ki; sözün %7’sinin, sesin %38’inin, beden dilinin ise %55’inin hafızalarda kaldığı tespit edilmiştir. Geçmişte görüştüğümüz birini hatırlamaya çalıştığımızda, genellikle o kişinin ne söylediği pek akılda kalmaz ancak o kişiye ait jest, mimik ve kendine has davranışları zihnimizde yer tutar.
Cemiyet, aile ve çalışma hayatımızda, karşıdaki insanı daha iyi anlama, yenilikleri takip eden farklı bir bakış açısı geliştirme veya yaşam kalitemizi artırma amaçlı olarak iletişim geliştirilebilir. İyi iletişim yoksa problemler oluşur. Cemiyet hayatımızda olsun, aile hayatımızda olsun, iş hayatımızda olsun sorunların kökeninde iletişimsizlik vardır. Paylaşım olmazsa gerginlik ve kargaşa artar.
İletişimde seçilen sözcükler de önemlidir. Ne söylemek istiyorsunuz? “ Mesajını önce düşün, sonra ikna etme kabiliyetini kullanarak mesajı uzatmadan verme anlayışında olmak gerekir. Çünkü sözcükler kuşlara benzer, söylendikten sonra uçar gider.”
Şunu da göz ardı etmemek lazım ki; hitabındaki kitleye uygun bir dil kullanmalı, mesajını ne yolla vereceğini iyi düşünmeli, muhataplarınızı kendinize yakın hissettirme yolunu seçmelisiniz. Bunu yaparken hitap dilini (göz teması kurma gibi) ve beden dilini (tokalaşmada avuç içlerinin teması gibi) iyi kullanmak gerekir. Konuşmanıza imaj geliştirecek önemli simgeler de yerleştirilebilir. Bu sıra dışı olma değil, kişiliğinize uygun tarz oluşturma anlamı taşır. Uygun mimik ve jestler kullanılırsa, etkinliğiniz de artacaktır.
Konuşacağınız insanlar hakkında bilgi sahibi olmak da iletişim için önemlidir. Bilgi sahibi olmak, her şeyden önce korku ve çekinceden uzak bir düşünceye kolaylık sağlar. Mesela göz teması kurmak Türkler, Avrupa ve Amerikalılar için önemlidir ve bunu severler. Ama Japonlar ve Araplar bu duruma pek iyi bakmayabilirler.
Ses tonunun önemli olduğu da su götürmez bir gerçektir. Dinleyeni sıkmayacak bir ses tonunda konuşmayla, monotonluktan uzak kalma gayretinde olmalıyız. Bu hususta pratikler yaparak kendinize has konuşma tarzınızı oluşturabilirsiniz.
Mesajınıza önce siz inanın! Tutkulu ve inançlı konuşun. Duygular kendiliğinden gelir ama düşüncelere heves ve coşku katılırsa ikna da artar. Anlattıklarınızın karşınızdaki tarafından kavranıp kavranmadığını anlamak da önemlidir. Sorular sorarak bunu yapabilirsiniz. Hem bu durum onları dinlediğinizi, onlara değer verdiğinizi de gösterir. Mümkün olduğunca belirgin, net ve yoruma açık sorularla bunu gerçekleştirmek daha uygundur. Meslek argosunu azaltarak, itirazlara kulak vererek, münakaşaları güzellikle ele alarak, kontrollü ve heyecansız şekilde, gözlere odaklı ve mütebessim haliniz sizi başarıya taşıyacaktır.
İletişimde mizahtan da yararlanın. Kendi kendinizle dalga geçin. Bu özgüveninizin var olduğunun göstergesidir. Nükteler, espriler iletişim engellerini yıkar. Gülmek her zaman içinizi açar, rahatlatır. Ancak bunların da yerini ve dozajını iyi ayarlamak gerekir.
“ Lütfen“ beşeri ilişkilerin anahtarıdır. Ricacı olun, emir cümlelerinden kaçının! Ayrıca zaman zaman fıkra ve öykülerden yararlanın. Yalnız tüm bunları yaparken başkalarını küçük düşürmekten kaçınmak gerekir. İtirazlar, geri bildirimler gelmelidir. Şikâyet varsa karşımızdakinin öfkesini kontrol altına alarak düşüncenizi destekleyen kanıtlar sunmalısınız.
İletişimde çok önemli olan bir kavram daha var: “ Şiddetsiz (pasif) iletişim.” İletişim kurarken; başkalarını kırmadan, onlara hakaret etmeden, insancıl öğeleri içeren yaklaşımda olmak! Sevgi, saygı içerisinde; incitmeden, yargılamadan empati geliştirmek! Emir ve kıyasa yer vermeden ricada bulunmak sağlıklı iletişim için önemlidir.
Doğru olmak, dürüst olmak, sorumluluk sahibi olmak, karşındakine değer vermek, bilgiyi dikkate almak, katılımcı olmak, okur-araştırır ve ilgi duyar olmak! İşte tüm bunlar iletişim üslubumuzu belirler. Ve etkili bir iletişim ile tüm gönül kapıları açılacaktır.