• Anasayfa
  • Yazarlar
Salı, 17 Haziran, 2025
  • Giriş
  • Kayıt Ol
Hür Havadis
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Sağlık
  • Belediyeler
11 °c
Ankara
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Sağlık
  • Belediyeler
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
Hür Havadis
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
Anasayfa Ekonomi

KALKINMA İKTİSADI 2

Editör Yazar Editör
25 Ekim 2020
Ekonomi
0 0
3
bty

bty

0
PAYLAŞIM
0
GÖSTERİM
Facebook'da paylaşTwitter'da paylaşWhatsapp'ta paylaş

Milletler binlerce yıldır karşılıklı ticaret yapar. Ödeme ise ayni ya da nakdi olabilmektedir. Karşılıklı ticari ilişkileri kavramsallaştıran ilk çalışmanın Adam Smith 1776 tarihli “Ulusların Zenginliği” adlı eseri olduğu söylenir. Smith’e göre en iyi olduğun işte uzmanlaşmalı ve onun ticaretini yapmalısın. Karşılığında ise üretemediğini ithal etmelisin. En iyi olduğun ürüne odaklanmak kaliteyi artıracağı gibi rekabet avantajı da sağlayacaktır. Böylece ticari ilişki içerisindeki tüm taraflar karlı çıkacaktır. Bu teori halen dış ticaretin temeli kabul edilir.

Anılan teori çerçevesinde; peki biz yirmi sene önce çok iyi olduğumuz tarıma dayalı üretime devam mı etmeliyiz? Bakıldığında gelişmiş ülkelerin hemen hemen tamamı sanayi ile kalkınmıştır. Maalesef tarımsal üretimle kalkınan ülke yok dostlar. Sanayileşme kalkınmanın da katma değerli üretmenin de ana omurgasıdır. Hatta günümüzde sanayii üretimi yerini yüksek teknoloji üretime bırakıyor. Kalkınmış ülkeler sanayi üretimini ucuz iş gücü ve kaynak yetersizliği nedeniyle geri kalmış ülkelere transfer ediyor.

Günümüzün yeni kalkınma enstrümanı yüksek teknoloji üretimidir. Bu eğilim yenilenebilir kaynak kullanımı ile desteklendiğinde ise son derece rekabetçi olabilmektedir.

Toplum tarafından çokça kullanılan bir söz vardır “Bir kamyon domates bir mikro işlemci etmiyor”. Evet katma değer denen olgu tamda bu işte. İki gram plastik ile bir kamyon domates satın alabilme kabiliyeti.

Dostlar, önceki yazılarımızda zirai üretimin önemi ele alınmıştı. Dolaysıyla burada terk aynı konuya girilmeyecek. Merak eden okurların o yazımızı incelemelerini beklerim.

Neyse konumuza dönelim. Yüksek teknoloji üretiminde en büyük zorluk, bilgi yetersizliği, teknik alt yapı, kaynak ve pazar problemleridir. Evet bu konuların çözümleri maalesef uzun soluklu planlamalarla çözülebilmektedir. Günlük siyasi çekişmeler ise bu planlamalar önündeki en büyük risktir.

Devlet aklı tüm kısır çekişmelerin üzerinde bir iradedir. Canım ülkem kalkınamama serüvenini “Geri kalmışlığın kısır döngüsü teorisini” çerçevesinde bir sonraki yazımızda tartışalım.

Sağlıkla kalın hoşça kalın dostlar. 

Önceki Haber

Beşiktaş Belediye Başkanının da Testi Pozitif Çıktı

Sonraki Haber

Meteoroloji Uyardı! Göz Gözü Görmeyecek

Editör

Editör

Sonraki Haber

Meteoroloji Uyardı! Göz Gözü Görmeyecek

Çok Okunanlar 3

  1. Erdinç says:
    5 sene önce

    Peki hocam tarım ürünlerini Hollanda gibi süsleyerek satsak, yada onların kullandığı tarım makineleri gibi makineleri tarıma katarak bir ton domates alınan tarladan bunu ikiye üçe katlasak olmaz mı. Birde ikiyüze yakın ünüversitesi ve onbinlerce bilim insanı varken yüksek teknoloyide paralelinde götüremez miyiz. Tesekkürler…

    Cevapla
    • Yazar says:
      5 sene önce

      Aslında Ziraat ama endüstriyel zirai faaliyetle kalkınan üç ülke ören verebiliriz. Kanada, Avustralya ve Hollanda . Zirai uretimin minimum seviyesini önceki yazılarımızda paylaştık. Ancak fazlası elbette akılcı olduğunda oldukça karlı olacaktır. Zira pandemi döneminde gıda güvenliğinin önemi görüldü. 1980 lerde ülkenin nerdeyse %70 i tarim çalışanı ve hemen tamamı kayıt dışı çalışa. Yukarda saydığım ülkelerde bir çiftçi bin dönüm araziyi tek olarak idare ederken malesef Türkiye’de miras hukuku çerçevesinde araziler tarım vasfını kaybetti. Yani akıllı zirai uygulamadan kastımız minimum iş gücü ile maksimum fayda üretmek olmalı. Bu iş sadece devlet eliyle de olabilecek birşey gibi görünmüyor. Bölgesel konum oldukça rekabetçi aslında ama malesef vahşi ziraat ancak zaman kaybı gibi görülüyor. Bu nedenle minimum gereksinim için planlama stratejik tır. Fazlası ise elbette arzu edilmeli.

      Cevapla
  2. FATİH says:
    5 sene önce

    İşimiz kolay değil ancak bir yerden başlamamız gerek. Yapılacak doğru planlama ve istikrarlı bir çalışmanın sonucunun diğer alanlarda da pozitif etki yaratacağını düşünüyorum. Teşekkürler.

    Cevapla

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin

  • 381 Takipçi
REKLAM
  • Tarihte Bugün
  • Çok Okunanlar
  • Yazarlar

Tarihte Bugün; 17 Haziran 1992 – Yeni Galata Köprüsü Törenle Hizmete Açıldı

17 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 16 Haziran 1950- TBMM Türkçeleştirilmiş Ezanın Özünde Olduğu Gibi Arapça Okunmasına Dair Kanunu Kabul Etti

16 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 15 Haziran 1826 – Sultan II. Mahmud, Yeniçeri Ocağı’nı Kaldırdı “Vaka-i Hayriye”

15 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 14 Haziran 1839 – Jandarma Teşkilatı Kuruldu

14 Haziran 2025

ÖĞRETMENİM BENİ FARK ET!…

29 Temmuz 2022

ANNELER CARİYE OLUNCA!…

1 Haziran 2022

HOŞGELDİN ASYA

25 Mart 2023

AYDINLIK YARINLARA

11 Mart 2022
Ahmet Tek

Ahmet Tek (131)

Dr. İsmail Tekpınar

Dr. İsmail Tekpınar (92)

Dr. Adnan Küçük

Dr. Adnan Küçük (71)

Necati İLMEN

Necati İLMEN (60)

Dr. İdris Tüzün

Dr. İdris Tüzün (48)

Sinan Tekin

Sinan Tekin (46)

Ali Murat Duman

Ali Murat Duman (41)

Bayram Baş

Bayram Baş (35)

Ekrem YILDIRIM ESEVELİOĞLU

Ekrem YILDIRIM ESEVELİOĞLU (29)

Doç. Dr. Şemseddin Kırış

Doç. Dr. Şemseddin Kırış (25)

Prof. Dr. Emre Güler

Prof. Dr. Emre Güler (22)

Fatıma Zehra

Fatıma Zehra (14)

Dr. İsmail Tekpınar

Dr. İsmail Tekpınar (13)

Esra Çakan Kandemir

Esra Çakan Kandemir (5)

İbrahim Eksilmez

İbrahim Eksilmez (2)

Son Haberler

Ümit Özdağ Davasında Tahliye Kararı

17 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 17 Haziran 1992 – Yeni Galata Köprüsü Törenle Hizmete Açıldı

17 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 16 Haziran 1950- TBMM Türkçeleştirilmiş Ezanın Özünde Olduğu Gibi Arapça Okunmasına Dair Kanunu Kabul Etti

16 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 15 Haziran 1826 – Sultan II. Mahmud, Yeniçeri Ocağı’nı Kaldırdı “Vaka-i Hayriye”

15 Haziran 2025
Hür Havadis

Kaliteli, doğru, güvenilir haberi sesi olmaya çalışıyoruz.

Bizi Takip Edin

Kategoriler

  • Belediyecilik
  • Dünya
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Genel
  • Haftanın Şiiri
  • Kültür ve Sanat
  • Önemli Şahsiyetler
  • Oyun
  • Politika
  • Sağlık
  • Sanat ve Kültür
  • Siyaset
  • Son Dakika
  • Spor
  • STK Faaliyetleri
  • Tarihte Bugün
  • Tasavvuf
  • Teknoloji
  • Terör İle Mücadele
  • Türkiye

Son Haberler

Ümit Özdağ Davasında Tahliye Kararı

17 Haziran 2025

Tarihte Bugün; 17 Haziran 1992 – Yeni Galata Köprüsü Törenle Hizmete Açıldı

17 Haziran 2025

© 2021 Hür Havadis

Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Yazarlar
  • Giriş

© 2021 Hür Havadis

Hoşgeldiniz

Lütfen bilgileriniz ile giriş yapınız

Şifremi unuttum? Kayıt Ol

Yeni hesap oluşturun!

Kayıt olmak için formu doldurunuz

Tüm alanları doldurun. Giriş yap

Şifre hatırlatma

Şifre değiştirmek için kullanıcı adınızı veya emailinizi girin!

Giriş yap