• Anasayfa
  • Yazarlar
Perşembe, 15 Mayıs, 2025
  • Giriş
  • Kayıt Ol
Hür Havadis
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Sağlık
  • Belediyeler
11 °c
Ankara
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Sağlık
  • Belediyeler
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
Hür Havadis
Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
Anasayfa Genel

Kayıp Kafatası ve Ağlayan Heykel

Ahmet Tek Yazar Ahmet Tek
11 Nisan 2025
Genel
0 0
0
0
PAYLAŞIM
7
GÖSTERİM
Facebook'da paylaşTwitter'da paylaşWhatsapp'ta paylaş

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinin bahçesindeki Mimar Sinan heykelini kırk ikindi yağmurlarının başladığı gün görmüştüm. Hacettepe’den Sıhhiye’ye yürüyordum. Yağmur bir anda indi. Atatürk Bulvarı, Ulus’a doğru akan bir ırmağa dönüştü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinin önündeydim. (Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin İstanbul dışında kurulan ilk yükseköğretim kurumudur.) Yürüyüp ıslanmak yerine okulun girişinde beklemeyi tercih ettim.

Bir süre sonra yağmur yavaşladı. Bahçedeki çimlerle ağaçların kokusu yoğunlaştı. Mimar Sinan’ın heykelini bu sırada gördüm. Devasa bir mermer heykel. Islanmayı göze aldım, heykele doğru yürüdüm. Karşısına vardığımda, ilkin heykelin gözlerini gördüm. Kavuğunda toplanan yağmur suları kalın kaşlarından, derin göz çukurlarına sızıp, gözyaşı damlaları gibi önce yanaklarına, yüzündeki çizgilerden süzülüp uzun sakallarına akıyordu. Mimar Sinan ağlıyordu. Gözlerinden sicim gibi yaşlar boşalıyordu.

Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinin önünden ne vakit geçsem, o yağmurlu günü ve ağlayan Mimar Koca Sinan’ı anımsarım. (Mimar Sinan’a, “kalfalık eserim” dediği Süleymaniye Camisi’nin yapımındaki başarısı nedeniyle “ulu, yüce” anlamında “Koca” ünvanı verildi.)

Türkiye’de bir Mimarlar Günü bir de Mimar Sinan Haftası olduğunu bilmiyordum. Yeni öğrendim. Mimar Sinan’ın gözyaşları yazısını tamamlamayı sürekli erteliyordum. Mimar Sinan Haftası’nda tamamladım.

Sevgili okur, Mimar Sinan’ın hayatını değil, kafatasının başına gelenlerle, yıllar önce ağlarken gördüğüm ilk heykelinin yapılışının ilginç öyküsünü anlatacağım.

Mimar Sinan, uzun bir ömür sürdü; vefat ettiğinde 98 yaşındaydı. “Kalfalık eserim” dediği Süleymaniye Külliyesi’ndeki Haliç duvarının önüne defnedildi. Bir ömre 20 türbe, 17 imaret, 3 hastane, 6 su yolu, 10 köprü, 20 kervansaray, 36 saray, 8 mahsen ve 48 hamam olmak üzere 365 eser sığdıran büyük mimarın defnedildiği yere beyaz taşlı, sade bir türbe yapıldı.

Tarihler, 1 Ağustos 1935 gününü gösterirken, Mimar Sinan’ın mezarı, Atatürk’ün emri ile Türk Tarih Kurumu’ndan (TTK) bir heyetin huzurunda açıldı ve kafatası alındı. Mimar Sinan’ın Türk olup olmadığının saptanması için kafatası ölçümü yapıldı.

Sinan’ın kafatasını türbeden çıkartan TTK görevlileri, 2 Ağustos 1935 günü saat 22.50’de Florya Köşkü’nde bulunan Atatürk’ün yanına çıktı. Ekip, kafatasının özelliklerini Atatürk’e anlattı. Atatürk bir kağıdın üzerine dolmakalem ile “Türk Tarih Kurumu Sinan’ın heykelini yaptırınız” yazarak imzaladı.

Bu konuya ilişkin haber, Cumhuriyet gazetesinin, 5 Ağustos 1935 tarihli sayısında şöyle yer alır: “Süleymaniye’de büyük Türk mimarı Sinan’ın mezarında araştırmalar yapılmış, kafatası çıkarılmıştır. Koca dahinin kafatası üzerinde yapılan inceleme, büyük mimarın yalnız kültür itibariyle değil, ırk noktasından da Türk olduğunu göstermiştir. Türkler ırk itibariyle brakisefal, yani yassı yuvarlak kafalıdır. Mimar Sinan’ın kafasının muayenesinde bu büyük başın da brakisefal olduğu meydana çıkmıştır. Mimar Sinan’ın kafatası Antropoloji Müzesi’nde muhafaza edilecektir.”

İşte, ne olduysa bundan sonra oldu. Sinan’ın kafatası Antropoloji Müzesi’ne konulmak üzere Ankara’ya götürüldü. Oysa Antropoloji Müzesi hiç açılmadı. Sinan’a ait türbenin restorasyonu yapılırken mezarı yeniden açıldığında kafatasının yerinde olmadığı görüldü. Kafatası birilerinin elindeydi. Ancak hangi kişi veya kurumun elinde olduğu bir türlü ortaya çıkarılamadı. Mimar Sinan’ın kafatasının sırrı 90 yıldır gizemini koruyor.

Kafatasını kaybettiğimiz Mimar Sinan’ın heykelinin yapılması ise, Atatürk’ün talimatının üzerinden 22 yıl geçtikten sonra yerine getirildi. Heykel 1956 yılında Türkiye Emlak ve Kredi Bankası tarafından Heykeltıraş Hüseyin Anka Özkan’a yaptırıldı. Heykelin ağırlığı 7 ton, yüksekliği 4,30 metredir. Mermer tabanın ön yüzünde “Mimar Koca Sinan 1490-1588 Türkiye Emlak Kredi Bankasının ilim ve sanat camiasına armağanıdır” oyma yazısı vardır.

Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesinin bahçesinde yer alan bu heykel, ilk Mimar Sinan anıtıdır. Heykel, Türkiye’nin ilk Ağa Han Mimarlık ödülüne değer görülen Mimar Turgut Cansever’in eseri olan Türk Tarih Kurumu binasının karşısındadır. (Turgut Cansever, üç Ağa Han Mimarlık Ödülü’nü üç kez almış tek mimar olarak adını dünya mimarlık tarihine yazdırdı.)

Mimar Sinan, ömrünün son günlerinde bir saygısızlıkla karşı karşıya kalmış. İstanbul’un su sorununu yaptığı kemerlerle çözüme kavuşturan Koca Sinan, susuz bir evde vefat etmiş.

Olayı kısaca özetliyorum. Kanuni Sultan Süleyman döneminde yüklü harcamalarla getirilen ve 40 çeşmeden halkın kullanımına sunulan suyun özel hatla evlere çekilmesi yasaklanmış. Kanuni Sultan Süleyman, sadece istisna olarak bu konudaki emeğini takdir etmek amacıyla bu yönde bir talebi olmamasına rağmen, Mimar Sinan’ın evine su hattı çekilmesine izin vermiş.

Kanuni Sultan Süleyman’ın vefatının ardından bu ayrıcalık saray çevresinde göze batmış. Bazı saray erkânı da kendi evlerine su hattı çekilmesi konusunda talepte bulunmuş. Bu kadar çok eve ayrı ayrı su hattı çekilmesi mümkün olmadığından, Mimar Sinan’ın evine çekilen su hattının da kesilmesine karar verilmiş.

Mimar Sinan’ın ömrünün son günlerinde yaşadığı saygısızlığı ve 347 sene sonra mezarından çıkarılan kafatasının kaybolmasının hazin ve akıl almaz öyküsünü öğrenmek, bir yağmurlu günde ilk kez gördüğüm Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi bahçesindeki heykelin gözlerinden akan yaşların bir hayal ürünü olmadığını düşündürecekti.

Bir asra yaklaşan ömrünün 80 yılını “taşlara fısıldayarak” değerlendiren mimarın başına gelenler bir heykeli ağlatmaya yetmez mi?

Osman Sarı’nın Taş Gazeli’nden alıntı ile veda edelim:

Taş taş değil bağrındır taş senin.
Nereni, nasıl yaksın, söyle bu ateş senin.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Bir taş devridir ama bağışla beni.
Niçin bunca geldim üstüne ey taş senin.

Önceki Haber

Tarihte Bugün; 11 Nisan 1995- GAP Kapsamında Harran Ovası’na İlk Su Verildi

Sonraki Haber

Tarihte Bugün; 12 Nisan 1991- Körfez Savaşı Sona Erdi

Ahmet Tek

Ahmet Tek

Sonraki Haber

Tarihte Bugün; 12 Nisan 1991- Körfez Savaşı Sona Erdi

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin

  • 381 Takipçi
REKLAM
  • Tarihte Bugün
  • Çok Okunanlar
  • Yazarlar

Tarihte Bugün; 15 Mayıs 1919- Kurtuluş Savaşının İlk Şehitleri Gazeteci Hasan Tahsin ve Askerlik Şubesi Başkanı Albay Süleyman Fethi Oldu

15 Mayıs 2025

Tarihte Bugün; 14 Mayıs 2014 – Türkiye’de 13 Mayıs’ta Soma’da Gerçekleşen Maden Kazasında Ölen 301 Madenci İçin Millî Yas İlan Edildi

14 Mayıs 2025

Tarihte Bugün; 13 Mayıs Türk Dil Bayramı

13 Mayıs 2025

Tarihte Bugün; 12 Mayıs 2010- Rusya İle Türkiye Arasında Vize Anlaşması İmzalandı

12 Mayıs 2025

ÖĞRETMENİM BENİ FARK ET!…

29 Temmuz 2022

ANNELER CARİYE OLUNCA!…

1 Haziran 2022

HOŞGELDİN ASYA

25 Mart 2023

AYDINLIK YARINLARA

11 Mart 2022
Ahmet Tek

Ahmet Tek (129)

Dr. İsmail Tekpınar

Dr. İsmail Tekpınar (92)

Dr. Adnan Küçük

Dr. Adnan Küçük (69)

Necati İLMEN

Necati İLMEN (58)

E. Enes Kara

E. Enes Kara (53)

Dr. İdris Tüzün

Dr. İdris Tüzün (48)

Sinan Tekin

Sinan Tekin (41)

Ali Murat Duman

Ali Murat Duman (40)

Bayram Baş

Bayram Baş (35)

Ekrem YILDIRIM ESEVELİOĞLU

Ekrem YILDIRIM ESEVELİOĞLU (29)

Doç. Dr. Şemseddin Kırış

Doç. Dr. Şemseddin Kırış (25)

Prof. Dr. Emre Güler

Prof. Dr. Emre Güler (22)

Ali Semerci

Ali Semerci (17)

Fatıma Zehra

Fatıma Zehra (13)

Dr. İsmail Tekpınar

Dr. İsmail Tekpınar (10)

İbrahim Eksilmez

İbrahim Eksilmez (2)

Son Haberler

Son Dakika! Konya’da 5.2 Büyüklüğünde Deprem

15 Mayıs 2025

Tarihte Bugün; 15 Mayıs 1919- Kurtuluş Savaşının İlk Şehitleri Gazeteci Hasan Tahsin ve Askerlik Şubesi Başkanı Albay Süleyman Fethi Oldu

15 Mayıs 2025

Tarihte Bugün; 14 Mayıs 2014 – Türkiye’de 13 Mayıs’ta Soma’da Gerçekleşen Maden Kazasında Ölen 301 Madenci İçin Millî Yas İlan Edildi

14 Mayıs 2025

Gazze’de Bitmeyen Çile: 2025’te Filistin’in Durumu

13 Mayıs 2025
Hür Havadis

Kaliteli, doğru, güvenilir haberi sesi olmaya çalışıyoruz.

Bizi Takip Edin

Kategoriler

  • Belediyecilik
  • Dünya
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Genel
  • Haftanın Şiiri
  • Kültür ve Sanat
  • Önemli Şahsiyetler
  • Oyun
  • Politika
  • Sağlık
  • Sanat ve Kültür
  • Siyaset
  • Son Dakika
  • Spor
  • STK Faaliyetleri
  • Tarihte Bugün
  • Tasavvuf
  • Teknoloji
  • Terör İle Mücadele
  • Türkiye

Son Haberler

Son Dakika! Konya’da 5.2 Büyüklüğünde Deprem

15 Mayıs 2025

Tarihte Bugün; 15 Mayıs 1919- Kurtuluş Savaşının İlk Şehitleri Gazeteci Hasan Tahsin ve Askerlik Şubesi Başkanı Albay Süleyman Fethi Oldu

15 Mayıs 2025

© 2021 Hür Havadis

Bulunamadı
Tüm Sonuçlar
  • Türkiye
  • Dünya
  • Politika
  • Kültür ve Sanat
  • Spor
  • Ekonomi
  • Yazarlar
  • Giriş

© 2021 Hür Havadis

Hoşgeldiniz

Lütfen bilgileriniz ile giriş yapınız

Şifremi unuttum? Kayıt Ol

Yeni hesap oluşturun!

Kayıt olmak için formu doldurunuz

Tüm alanları doldurun. Giriş yap

Şifre hatırlatma

Şifre değiştirmek için kullanıcı adınızı veya emailinizi girin!

Giriş yap