” Çocukluğumuzun Ramazanları hey gidi hey” diyerek sohbete başladığımız çok olmuştur.
Tuttuğumuz ” tekne oruçları ” bize öyle büyük mutluluk verirdi ki anlatmak çok zor, ancak yaşanır bu tür hisler.
Akşam iftar vakti, buram buram taze sıcacık ekmek kokan mahallemizin sokaklarına, iftara dakikalar kala, her haneden dışarı süzülen o güzelim ev yemeklerinin kokusu da eklenince, ruh dünyamızda harika izler bırakan bir şenliğe dönerdi evlerimiz.
Hele teravih namazına gidişler, gelişler müthiş duygular uyandırırdı minik ruhlarımızda.
Bunlarla törpülenen sivriliklerimiz yerini selama, kardeşliğe ve huzura bırakırdı.
Ramazan, tutmaya ” mecbur ” olduğumuz oruclarin yerine getirildiği bir ay değildir sadece.
Ramazandan arta kalan nedir diye sorardı merhum bir büyüğüm.
Ne kazandın diye sorardı bana.
Uzun yıllar, çok basit bir soru olarak gördüm bunu.
Oysa şimdi anlıyorum ki, müthiş derinliği olan ve beni yeniden inşa edecek kodları taşıyor gerisinde.
Evet, Ramazan’ da ne kazanıyoruz şu anda?
Ramazanda, komşumuzun halinden haberdar olmayı,
Trafikte canavar değil, beyefendi hanımefendi olmayı,
En küçük bir hadisede kavga dövüş etmek yerine, hal hatır sormayi,
Hanımefendilere karşı nezaketli olmayı,
Apartman merdivenlerinden inerken, sokakta yürürken birbirimize somurtarak değil tebessüm ve saygı ile bakmayı
kazanabiliyor muyuz mesela?
Bu kazançlarımız, sonraki günler bizde kalıcı olabiliyor mu?
Yoksa… Yoksa, sadece mideye indirgediğimiz orucun, “aç susuz kalmanın” tahammülsüzlüğünü, sabırsızlığını, kızgınlığını çevremizden mi çıkarıyoruz?
Kelime anlamı rahatça, rehavetli şekilde namaz kılmaktan gelen “Teravihleri” de, peşimizden atlı kovalıyormuşcasına, bir an önce bitsin diye hızlı hızlı mı kılıyoruz?
Bu soruların cevaplarını verip, yaşadığımız günlerin gerçekten Ramazan olup olmadigini kontrol edelim.
Ramazani tayin eden ay’ın hareketleri ise, onu yaşayarak yaşatan da bizleriz.
Mevla bu Ramazan’ da 6 Şubat afetinde zarar gören tüm kardeşlerimize yardım etsin.
Vefat edenlere rahmet etsin. Bu Ramazan ve her Ramazan, ekmeğimizi yüreğimizle katık yapıp afetzede kardeşlerimizle paylaşacağız.
Bu Ramazan, birlikte BİZ olacağız. Her zaman olduğu gibi.
Sağlık ve afiyet dileklerimle.
Amin Amin insallah.
Cok güzel anlatmissin baskanim.