Türk şiir ve fikir hayatının “Diriliş” düşüncesiyle yeni bir ufuk açan büyük ustası Ahmet Sezai Karakoç, vefatının 4. yıl dönümünde saygı ve rahmetle anılıyor. 16 Kasım 2021’de yaşlılığa bağlı kalp krizi sonucu İstanbul’daki evinde hayatını kaybeden şair, Türk edebiyatına ve siyasi düşüncesine bıraktığı derin izlerle yaşamaya devam ediyor.
Hayatı ve Eğitimi
Babası Yasin Bey ve annesi Emine Hanım olan Karakoç, ilkokulu Ergani’de tamamladıktan sonra eğitim hayatına parasız yatılı olarak devam etti. Maraş Ortaokulu ve Gaziantep Lisesi’nden mezun oldu. Felsefeye olan yoğun ilgisine rağmen, imkanlar dahilinde 1955 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye Bölümü‘nden mezun oldu.
Mecburi hizmetle Maliye Bakanlığında göreve başlayan Karakoç, 1956’da müfettiş yardımcısı, 1959’da ise İstanbul’da gelirler kontrolörü oldu. Görevi sebebiyle Anadolu’yu yakından tanıma fırsatı bulan usta şair, fikir ve sanat çalışmalarına odaklanmak amacıyla 1965’ten itibaren mesleğinden birçok kez istifa etti ve 1973’ten sonra hiçbir resmi görev almadı.
Edebi Kişiliği: Metafizik Şiirin Kurucusu
Sezai Karakoç’un edebi duruşu, kendisinin kurduğu ve adını verdiği “Diriliş” kavramı etrafında şekillenir. Onun şiiri, Yrd. Doç. Dr. Ali Yıldız’ın tespitiyle, Türk şiirini modern dil aracılığıyla metafizik bir esasa oturtan bir yapıya sahiptir. O, Batı sanatındaki soyutlamanın İslam anlayışına uygun olduğu fikrinden yola çıkarak şiirini geliştirmiş; soyutlamayı tekrar “Diriliş” kavramıyla somutlaştırmayı amaçlamıştır.
Dostu Cemal Süreya tarafından “Sezo” olarak anılan ve “Mehmet Akif ve Necip Fazıl karışımı şair” olarak tanımlanan Karakoç, şairin yol haritasını “pergünt üçgeni” (kendi kendi olmak, kendine yetmek, kendinden memnun olmak) ilkeleriyle açıklamıştır.
“Diriliş” Dergisi ve Siyasi Kimliği
Edebi ve fikri mücadelesini kurduğu Diriliş Yayınları ve uzun yıllar yayımladığı “Diriliş” dergisi aracılığıyla yürüttü. 1990 yılında Diriliş Partisi‘ni kurarak yedi yıl genel başkanlık yaptı, partinin kapatılması üzerine 2007’de Yüce Diriliş Partisi‘ni kurarak siyasi mücadelesini sürdürdü.
Reddedilen Ödüller ve Vefa
Sezai Karakoç, 2006 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü‘ne layık görülmesine rağmen para ödülünü reddederek kültür sanat işlerine harcanmasını talep etti. 2011 yılında kendisine verilen Cumhurbaşkanlığı Edebiyat Ödülü‘nü ise ne plaketini ne de para ödülünü alarak törene katılmadı.
Usta şair, ölümünün ardından 17 Kasım günü Şehzadebaşı Camisi’nde kılınan namazın ardından aynı caminin haziresine defnedilmişti.
Başlıca Eserleri
Karakoç’un eserleri arasında Şiirler I (Monna Rosa), Hızırla Kırk Saat, Taha’nın Kitabı, Leylâ ile Mecnun, düşünce alanında ise Ruhun Dirilişi, Kıyamet Aşısı, İnsanlığın Dirilişi ve Diriliş Neslinin Âmentüsü gibi Türk düşünce hayatına yön veren onlarca kitap yer almaktadır.

























