Dünya artık değişim gösteriyor. Güç dengeleri ve süper güçlerin rolleri bir bir değişiyor…
Batı o eski sömürücü gücünü kaybetti. Dengeler sömürenden çıktı sömürülen başkaldırdı…
Dünya’nın gözünü açan ülke olarak tarih sayfalarına yazılmaya namzet bir ülke konumuna doğru ilerlemekteyiz…
Avrupa ülkeleri AB ye bizi almasalar da bizsiz de hiçbir şey yapamayacaklarını kendileri itiraf etti. Türkiyesiz bir Avrupa düşünülemez diyorlar… Şahsen doğru demişler.
Fransa devlet kanalında bir belgesel hazırlanmış ve “Erdoğan, Avrupa’ya meydan okuyan Sultan” programa eski ve yeni Cumhurbaşkanları birde fetöcü katılıyor ve “Erdoğan 2015 öncesi Türkiye’yi batı değerlerine taşıyacak Müslüman-demokrat bir lider” lâkin “Milliyetçi yönde bu kadar değişmesi beklenmiyordu” ifadeleri kullanılıyor…
Bunun yanı sıra Macron ve Sarkozy diyor ki “Avrupa’nın Türkiye’yi kaybetmemesi lazımdır”.
Biz bunu yıllar öncesinden; “Büyük Türkiye’yi görüyoruz, Dünya’nın yükselen yıldızı benim ülkemdir” dediğimde beni bir sınıf zevatlar eleştiriyorlardı. “Sen hükümet yanlısı yaklaşıyorsun” diyerekten…
Fakat batılılar deyince yahu hakîkaten bizim ülkemiz büyükmüş diye kafasını kaşıyorlar…
Malumunuz olduğu üzere doğumlar sancılı olur. Biliriz ki büyümeler olgunlaşmaların süreçleri de sancılı olur.
Biz ülke olarak şimdi bu sancıları çekiyoruz çocuk da Dünya’ya gelecek, istikrarlı büyüme sonucu meyvelerini verecek…
Sizler yani bizler yeter ki istikrarı bozmayalım…
Tamam dozunda yapıcı eleştirelim yanlışa yanlış yapıldı diyelim.
Ama ülkeyi yangın yerine çevirerek, birilerinin ekmeğine kaymaklı bal sürerek yapılmaz bu işler…
Bitmek bilmeyen dolar operasyonu çünkü hepsini denediler Kürt- Türk Alevi-Sünni Sağcı-Solcu yani daha çok örnek yazılabilir ama en bilinirlerinden yola çıkarak iç karışıklık yapmak ülkemizi ve hükümeti yıpratmak istendi fakat tutmadı…
Ne yapalım dediler son çare ise Dünya da en geçerlisi mali operasyonlar ile vurun. Ama Türkiye biter mi, bitmez…
Fakat biz devletimize güveniyoruz. İstikrar devam edecek ümit var olunuz istikbâl çok güzel olacak…
Mâ’mâfih Biden Rusya Devlet Başkanı Putin’e katil demişti. Bakalım bu söyleme Putin nasıl cevap vermiş;
Putin, Rusya Devlet televizyonuna Rossiya 24’e “katil” suçlamasına verdiği cevap “Sağlıklı olsun. Ona sıhhat diliyorum. Şaka yapmıyorum, kinaye yapmadan söylüyorum bunu. İnsanlara taktığınız isimler, en iyi sizin için geçerlidir”
Bunun üzerine Sayın Cumhurbaşkanımıza Cami çıkışında Biden’ın Putine Katil demesi soruldu ve verilen cevap;
“Doğrusu Sayın Biden’ın Putin’le ilgili ifadeleri bir devlet başkanına yakışmayan bir ifadedir ve bir devlet başkanının Rusya gibi bir devletin başkanına böyle bir ifadeyi kullanması kabul edilebilir bir ifade değildir. Bana göre de Putin çok çok akıllıca, çok şık bir cevap vermek suretiyle gerekeni yapmıştır”.
Bunu söyledikten sonra düğmeye basıldı yani merkez bankası başkanının alınması değil sen nasıl olurda bizim söylemimize destek yerine Rusya’nın söylemine destek olursun…
Bu arada merkez bankası başkanının görevden alınması ne hikmetse karşı cenahın medyasını, siyasetçilerini rahatsız etti.
Acaba Babacan ve Davutoğlu medyaları topyekûn yanlış karar diye hükümete yüklendiler, bu bana manidar geldi …
Yapılanlar tamamen Devlet’e gözdağı vermek, yıpratmak hatta hükümeti mali konuda tehdit ederek yıkmayı amaçlayan operasyonlardır…
Anlayacağımız zirvede ki rüzgâr sert eser önemli olan o sert rüzgârı kendi faydanıza kullanabilmektir…
Şaiir’in dediği gibi:
“Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes,
Ey kahpe rüzgâr artık ne yandan esersen es” Vesselâm…