Biz aslında en çok “bana birşey olmaz, bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” gibi düşünceler yüzünden kaybediyoruz.
Bu pandemi döneminde en çok gördüğümüz şey önlem almadan bana bişey olmaz diyen düşüncedir.
Sosyal medyada tanık olduğumuz bazı durumlar var; bir hanımefendi pazar alanına doğru yöneliyor aynı zamanda telefonu ile video çekiyor “bakın pazar çok kalabalık” diyerek. Ama kendisi de o pazara giriyor ne mesafe ne önlem pazar alışverişini bir güzel yapıyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!
İnsanlar yasaklara uymamak için elinden geleni yapıyor. Hasta olduklarında da vay efendim hasta oldum, ama nasıl oldum diyerek yakınıyorlar.
Ama vatandaş virüsü bana bişey olmaz diyerek girdiğin kalabalık ortamlarda kurallara uymadığı yerden kaptı haberi yok.
Allah’ü Teala derki; Önce tedbir sonra tevekkül et.
Bir atasözüde derki; Eşeğini sağlam kazığa bağla sonra Allah’a ısmarla der.
Biz hasta olmak için elimizden geleni yapıyoruz sonra “eyvah!” diyoruz ama iş işten geçiyor. Evde oturmak kendini korumak ne kadar zor olabilir hastalığı geçirirken çekilen zorlukları düşündüğümüzde hiçde zor değil.
Hasta olan insanların açıklamaları yayınlanıyor televizyonda ama hiçbirimiz dikkate almıyoruz nedense.
Bu hastalığa yakalanan insanlar ağrıdan, halsizlikten en kötüsü de nefes alamamaktan yakınıyor. Nefes alabilmek için yalvaran hastaların var olduğunu hepimiz görüyor ve biliyoruz.
İnsanların hayatları bu hastalığa yakalandıklarında resmen zehir oluyor. Bunları göre göre hala “bana bir şey olmaz” diyen bir zihniyet mevcut. Bu nasıl vurdum duymazlıktır.
Bu dönemde bir çok insan işsiz ve aşsız kaldı. O insanlar kurallara uymayıp tedbir almadığın için onlarca vatandaşın hakkına girdiğimizin farkında mıyız.
Yine bu pandemi döneminde çokça zorlanan sağlıkçılar ve sağlık alanında çalışan vatandaşlarımız var.
Aynı şekilde gece gündüz kontrol noktalarında kim evde kalması gerekirken dışarıda geziyor diye gece gündüz nöbette olan güvenlik güçlerimiz var.
Türkiyenin üretim ve ticaret ağı aksamasın diye hiçte esnek çalışmayan fabrikalar, işçiler, yöneticiler var.
Onlar gece gündüz çalışırken kimi cahil kesim yine tedbirini almayarak onların ve Devletin omzunda olan yükü artırıyorlar. Bu virüsle mücadele süremizin artmasına bilerek veya bilmeyerek sebep oluyorlar.
Bizler bu alanlarda gece gündüz çalışan insanların ve Devletin evde durarak gerekmedikçe dışarı çıkmayarak yanında olmalı ve destek olabilmeliyiz.
Üzerimize düşen görevi yerine getirmemiz, yasaklara azami şekilde uymamız elzemdir.